40'ların Cadı Kazanı
Uğur MumcuSayfa Sayısına Göre 40'ların Cadı Kazanı Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre 40'ların Cadı Kazanı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre 40'ların Cadı Kazanı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gazeteciler tarih yazmazlar; tarihçinin yararlanacakları kaynakları bulmaya ve bu kaynakları sunmaya çalışırlar.
Sayfa 9 - Tekin yayıneviKitabı okudu
40' lı yıllar , bugünleri de yönlendiriyor.
Cadı kazanları bugün de kaynıyor. Kazanların içinde yananlar ve bu kazanların altlarına odun atanlar bugün başka başka insanlar . Ama sonuç değişiyor mu ?
Hayır.
Sayfa 10 - Tekin yayınevi 11. basımKitabı okudu
"Türk Quisling olarak kullanılması önerisi Hitler'in aklına hiç yatmayan Prens Abdülkadir, yine de yedekte bekletiliyordu. ... İster yazgı deyin; ister rastlantı... Nazi işbirlikçiliği için bir İttihatçı [Nuri Killigil Paşa] paşa ile bu İttihatçıların devirdiği padişahın oğlu uygun görülüyordu!"
Sayfa 12
"6. Ordu İngilizlere karşı koyamadı; 11 Mart 1917'de Bağdat İngilizlerin eline geçti. İngiliz Kuvvetleri Komutanı General Mod, Hicaz Kralı Şerif Hüseyin'den bir kutlama telgrafı aldı. Kral Hüseyin, telgrafında "İngiliz ordularının başarıları için dua ettiğini " bildiriyordu."
Sayfa 16
ABD, İngiltere ve Sovyetler, Hitler ordularına karşı işbirliği yapacaklardı. Kapitalizm ve sosyalizm el ele vermişler, faşizme karşı savaşıyorlardı.
Sayfa 25Kitabı okudu
Kızılelma
" Biz Türk'üz, Türkçüyüz ve daima Türkçü olarak kalacağız. Bizim için Türkçülük bir kan meselesi olduğu kadar ve lâakal (en az) o kadar da bir vicdan ve kültür meselesidir. "
Şükrü Saraçoğlu Başbakan 5 Ağustos 1942
Sayfa 50
"Almanlar yenilmişti. Irkçılar ve Turancılarla ilgili operasyonlar Alman ordularının yenilgisinden hemen sonra başladı!"
Sayfa 52
"... Atsız-Sabahattin Alı davası, Irkçılık-Turancılık Davasının açılmasını belki biraz öne almıştı."
Sayfa 53
Atsız'dan Başbakan Saraçoğlu'na açık mektup
" 'Hemen hemen bütün kendisini tanıyanların komünistliğini bildiği Sabahattin Alı, 1931 yılında Konya'da 14 ay hapse mahkûm edilmişti. Sebebi de başta o zamanki Reisicumhur Atatürk olduğu halde bütün devlet erkânını ve rejimi alaya alan manzum (şiir halinde) bir hezeyanname (saçmalık belgesi) yazmasıydı. Bazı mısralarını bugünkü mebusların da bildiği bu hezeyannamenin tamamını Konya'daki adliye arşivinden bulup çıkarmak kabildir.' "
Sayfa 54