Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

"Toplu Yazılar 1"

Açık Pencere

Melih Cevdet Anday

Açık Pencere Sözleri ve Alıntıları

Açık Pencere sözleri ve alıntılarını, Açık Pencere kitap alıntılarını, Açık Pencere en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Arada bir adamcağızın yüzüne bakıyorum. Bütün ciddiyetiyle okuyor. Ama gülmemek için dudağını ısırıyor, gibi geldi bana. Okuması uzunca sürdü. Sonunda kapadı dergiyi. Bana uzattı, "Tebrik ederim," dedi. "Tabii başlangıçta biraz acemilik olur. Zamanla ilerletirsiniz. Vezni, kafiyeyi filan öğrenirsiniz...
Sayfa 279Kitabı okudu
"Bence bir duygunun, bir düşüncenin kalıbı moda oldu mu, artık o duygu, o düşünce ortalıktan çekilmeye başlıyor demektir."
Sayfa 19 - Everest Yayınları
Reklam
Namık Kemal'in yanıldığı, çağının milli devletler kurma yolundaki gidişini, imparatorlukların yıkılış seyrini göremediği veya görmek istemediği bugün anlaşılmıştır.
Bizim tarihimiz, bütün ileri atılışların irticanın kurşunuyla durdurulduğunu, öldürüldüğünü gösteren nice örneklerle doludur. Bunların Cumhuriyet'ten öncekileri için sol parmağı düşünmek tarihe de, olaylara da uymaz. Cumhuriyet'ten sonrakilerin ise sol parmağıyla kışkırtıldığına tanıklık edecek bir belge bugüne kadar bulunmamıştır.
Okuma yazma bilen, fakat seviyesi yükselmemiş bir okuyucu kütlesiyle kaynaşmak isteyen bir yazar, tıpkı bir önceki örnekte olduğu gibi, onun seviyesinden işe başlamak zorunda kalacaktır. Hayır, herkesin böyle davranması gerektir, demiyorum. Halk için yazmak amacını güdenleri düşünerek söylüyorum. Ne yapalım, halkın yazarı olmak pek kolay görünmüyor. Sanatkârlarımızın, eğitimcilerimizin bu konudaki düşünceleri ne kadar merak edilse yeridir. Burada şunu belirtmek doğru olur ki, sanatkâr hazır yiyici olmamalı, aşını pişirdiği gibi, sofrasını da kendi hazırlamalıdır.
Milli hudutlara benzer, fikir hudutları var mıdır?
Reklam
Melih Cevdet Anday 13.03.1915 • 28.11.2002
“Dünyada yanılmayan bir politikacı olmamıştır; üstelik politikacının yanılması, sanatçının yanılmasına benzemez, politikacı yanıldı mı, bunun acısını milyonlarca insan çeker. Oysa sanatta yanılma yanılmama söz konusu değildir. Yanılmış sayılan sanatçılarda sanat değildir ele alınan, o sanatçının toplumsal, siyasal düşünceleridir.”
Maddecilik ve Ülkücülük
Yıllar yılı ortalığı "Kişi kendini aramalı, bize kendi öz sözünü söylemeli," diyenlerin görüşü tuttu. Sanki her kişinin içinde, kimselerinkine benzemeyen bir özellik, ta doğuştan beri gizliymiş de iş onu arayıp bulmaya kalmış gibi, bütün yazarlarda bir başkasına benzememek korkusu alıp yürüdü. Sanatkârda kişiliğin toplumca anlamı, düşüncenin hayatla alışverişi bir yana bırakıldı. Bu durumda, arayan, kendini yitirecekti. Ortada kala kala bir "Ben varım," kalacaktı.
Bir sanatkâr için geçmişin tecrübesinden faydalanmak, hele şiir bahsinde çok önemlidir. Bir söyleme sanatı olan şiirde geçmişin ehemmiyeti büyük. Mesela bugünkü şairlerimiz, Divan şairlerinin deyişlerinden faydalanmalıdırlar. (Suut Kemal Yetkin, Divan şiirini şu sözlerle anlatıyor: "Kelimelerden kurulmuş uydurma âlem içinde ömrünü sürükleyen bu şiirin duygulara hitabeden hiçbir tarafı yoktur").
Tanrıya inananlar arasında iyiden kötüye doğru bir sıralama yapmak ise gene bu bakımdan şaşırtmaca, aldatmaca değilse en azından bir yanılmadır. Çünkü yukarıda da söylediğimiz gibi, mesele bu toplumu din inanışları üzerine oturtup oturtmamak meselesidir. Devrim, amacına varmak için yalnız gözlerini kan bürümüş softayla değil, dinci dünya görüşüyle de savaşmak zorundadır.
34 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.