"Korkulukların üstünde, kollarını iki yana açmış bir vaziyette duruyordu. Çarmıha gerilmiş İsa gibi."
Bu Jonathan Stride Serisinin ilk kitabı. Bir yıl önce, Kerry McGrath adında bir kızın ortadan kaybolması yaşanır. Stride, ortağı Maggie ile birlikte bu davanın baş dedektifiydi. O dava hiçbir zaman çözülemedi. Kitap ilerledikçe başka bir kızın, Rachel Deese'in ortadan kaybolduğunu görüyoruz. Kerry ile aynı yaşta, aynı okula gitti, aynı bölgede yaşadı. Dedektifimiz, sanki McGrath vakasını hiç çözememiş olmasının telafisini yapmaya çalışıyormuş gibi kendini bu davaya balıklama atıyor.
Sayfalar geçtikçe Rachel'ın pek de sevimli olmadığını görüyoruz. Aslına bakılırsa, Freeman onun hikayesini giderek daha fazla ifşa ettikçe ondan aktif olarak nefret etmeye başlayacağınızı garanti edebilirim. Yine de, ondan ne kadar hoşlanmasam da Rachel'ın hikayesi ilgimi çekmeden duramadım.
Mahkeme salonu sahneleri aşırı uzun ve detaylı. Gerçekten uzun bir duruşmanın içindeymiş gibi hissettim. (Bu durum yazarın avukat olmasıyla da alakalı olabilir.)