Kitabın yazarı Max Horkheimer'in Theodor w. Adorno ile birlikte Frankfurt okulunun kurucusudur. Frankfurt okulu, kapitalist düşünceye karşı Marksist düşünürleri bir araya getiren bir düşünce merkezi olmuştur.
Bu Enstitü ,Avrupa ve daha sonra ABD merkezli endüstri emperyalizmine karşı dünyada toplumsal farkındalık uyandıran ilk büyük hareketlerden biri sayılabilir.
Kitapta Horkheimer rönesansla ortaya çıkan akılcı masumluğun daha sonra bilimsellik adına çağın yeni Tanrısı olduğunu göstermeye çalışır.
Aklın ,hayatı anlayan ve analiz eden yetenek olmaktan ,kendi alanındakilerin dışını dahi yargılayan otoriteye nasıl dönüştüğünü rönesanstan çağımıza kadar düşünürlerin ele alış biçimerini eleştirel bir üslupla açıklamaktadır.
Kitabı ,aklın metafizik ile pozitivist sınırlarını kavramak isteyenler için okunabilecek bir eser olarak düşünebiliriz. Fakat bu konuda çok da yeterli olduğunu düşünmüyorum.
Kitabın ilk 50 sayfasında çevirmen Orhan Koçak'ın Frankfurt Okulu hakkında verdiği bilgiler çok kıymetli tahliller içeriyor bence.İlgilenenlere umarım faydalı olur.