Akış: Mutluluk Bilimi kitaplarını, Akış: Mutluluk Bilimi sözleri ve alıntılarını, Akış: Mutluluk Bilimi yazarlarını, Akış: Mutluluk Bilimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir müzisyen trompeti iyi çalmak için pratik yapmadan bir gün dahi geçirmez.
Düzenli olarak koşmayan bir atlet kısa sürede formdan düşer ve artık koşmaktan haz almaz.
Dikkat dağılırsa şirketin parçalanmaya başlayacağını her yönetici bilir.
Her durumda konsantrasyon olmadan karmaşık bir aktivite parçalanarak kaosa dönüşür.
Aile neden bundan farklı olsun ki?
Koşulsuz kabul, aile üyelerinin birbirine duyması gereken kesin güven sadece dikkatimizi bunun için cömert bir şekilde odaklarsak anlamlı olur. Aksi halde için boş bir jest, ilgisizlikten farkı olmayan ikiyüzlü bir numaradır.
Syf 243
Yapacak bir şey olmayınca, zihin, olumsuz düşüncelerin ana sahneye zorla çıkmalarını engelleyemez ve insan bilincini kontrol etmeyi öğrenmediği sürece aynı durum yetişkinlerin de karşısına çıkar. İnsanın aşk hayatı, sağlığı, yatırımları, ailesi ve işi ile ilgili endişeler her zaman dikkatin çeperinde durur ve konsantrasyonumuzu gerektirecek bir durum kalmayana kadar orada beklerler.
Syf 248
Fiziksel güç yaşla birlikte azalınca, bu, insanın enerjisini dış dünyanın idare edilmesinden iç gerçekliği daha derinlemesine keşfetmeye yönlendirmesi anlamına gelir.
Syf 255
Bizi en çok incitme gücüne sahip olanlar sevdiklerimizdir.
John Fletcher
Syf 259
Ailenin varoluşu için bir amacı olmalıdır...
Aile hem bütünleşmeli hem de farklılaşmalıdır. Farklılaşma her bir bireyin kendi eşsiz özelliklerini geliştirmesi, kişisel becerilerini maksimuma çıkarması ve bireysel hedefler belirlemesi için cesaretlendirilmesi anlamına gelir. Tersine, bütünleşme ise bir insan diğer herkesi etkilediğinde ortaya çıkar. Bütünleşmiş bir ailede her bir kişinin amacı diğeri için önemlidir.
Eninde sonunda herkes amaçlarıyla çelişen olaylarla karşılacaktır: Hayal kırıklıkları, ciddi hastalıklar, mali terslikler ve sonunda kaçınılmaz olarak birinin ölümü.
Evlenmek dikkat gerektiren alışkanlıkların radikal ve kalıcı olarak yeniden yönlendirilmesini gerektirir...
Herhangi bir ciddi ilişkiye başlamak özün dönüşümünü gerektirir.
Kendimizle meşgul değilken aslında kim olduğumuza ilişkin algımızı genişletme şansımız vardır. Öz farkındalığın kaybedilmesi varlık sınırlarımızın ileri itildiği bir kendini aşma hissine öncülük edebilir.