Filmini defalarca kez izlememe, repliklerini ezbere bilmeme rağmen kitaplarından birini ilk kez okuyorum. Ortaokul yıllarımda hafta sonunun gelişiyle tüm seriyi baştan sona asla bıkmadan aynı heyecanla izlediğimi hatırlıyorum, ayrıca yine izlesem bu heyecanımın değişmeyeceğine eminim.
Neden okumak için bu kadar geç kaldım bilmiyorum. Tek bildiğim şey filmle yeterli kalınmaması ve Alacakaranlığın daha derin olan kelimeli dünyasına inilmeli. Filmde olmayan daha birçok sahnelerde mevcut ama filminin de başka kitap uyarlamaları düşünüldüğünde çok başarılı olduğuna inanıyorum.
Edward ve Bella’nın tanışmaları, Bella’nın aşkının peşinden gidişi, Edward’ın sürüklenişi... Her şey o kadar güzeldi ki. Serinin ikinci kitabı da elimde mevcut ve hemen okumayı geri kalan kitaplarını da satın almayı planlıyorum. Bu seriyi ne kadar anlatsam da hissettiklerimi dökemem çünkü benim için çok özel. Geçmişimden kalan anıların resmedilmesini anlıyor, Alacakaranlık kalbimin güzel bir köşesinde hep saklı. Edward Cullen da hep en sevdiğim karakterler arasında olacak. Eğer hala filmini izlemediyseniz önce kitabını okumanızı ve hemen ardından filmlerini izlemenizi öneriyorum. Ama filmlerini mutlaka izleyin, kesinlikle kitapların yarattığı o sisli havayı size sonuna kadar hissettiriyor.