Alex Cross Gönderileri
Alex Cross kitaplarını, Alex Cross sözleri ve alıntılarını, Alex Cross yazarlarını, Alex Cross yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugün seni çok özledim. Her zamankinden fazla, dedi ve yine de gülümsedi. Sonra yüzüne omuzuma gömdü. "Seni çok seviyorum." Silah seslerini Maria, kollarım yığıldıktan sonra duydum. Uzaktan iki el ateş edilmişti. Ateş edeni görmemiştim. Kurşunların nereden geldiğinden bile emin değildim. "Ah, Alex," diye fısıldadı Maria. Sonra hareketsiz kaldı. Hala nefes alıp almadığını bilmiyordum. Ben daha neler olduğunu bile anlamadan ellerimden kayıp, kaldırıma yığıldı. Göğsünden vurulmuştu ya da karnının üzerinden. Kesin bir şey söyleyemeyecek kadar karanlıktı. Önce üzerine kapanıp ona siper olmaya çalıştım. Sonra yarasından kanlar fışkırdığını gördüm. Onu kucağıma alıp koşmaya başladım. Üstüm başım kan içinde kalmıştı. Galiba bağırıyordum. Maria'nın vurulduğunu fark etmeden, sonra neler yaptığımdan ya da durumun ne kadar kötü göründüğünden emin değilim. Arkamdan bir kaç kişi koştu. Biri Reuben'di. Belki de yardım etmek istiyordu. Ama Maria'ya yardım edebilir miydik bilmiyorum. Korkarım kucağımda bir ölü taşıyordum.
İnsanoğlu dertlerine başkalarını da ortak edince rahatlar.
Ben de.
Eve dönmek için arabama bindiğimde saat öğlene geliyordu. Nihayet özgürdüm. Camları açıp Bob Marley'nin No Woman No Cry'ini dinledim..
Öğlenden sonra bolca patlamış mısır yiyip bir kaç saat piyano çaldım. Duke Ellington, Jelly Roll Morton Ve Al Green. "The shadow of the wind adlı kitaptan bir kaç bölüm okudum.
Nana buzdolabına yine o aptalca ve yanlış gazete manşetlerinden birini yapıştırmıştı VURULAN KURBAN ÇOCUK ÇOCUK MAHKEMESİNDE YARGILANIYOR. Komikti ama benim gülecek halim yoktu. Gazetecelerin hatalarına bile. Verandada piyano çalıp bir kaç kadeh kırmızı şarap içtim. Pek yardımı olmadı. Maria'nın yüzünü görüyordum. Sesi kafamın içinde uğulduyordu. Neden kaybettiklerimizi önce unutur, sonra bazen bu kadar net hatırlardık
Öğlenden sonra bolca patlamış mısır yiyip bir kaç saat piyano çaldım. Duke Ellington, Jelly Roll Morton Ve Al Green. "The shadow of the wind adlı kitaptan bir kaç bölüm okudum.
Eve dönmek için arabama bindiğimde saat öğlene geliyordu. Nihayet özgürdüm. Camları açıp Bob Marley'nin No Woman No Cry'ini dinledim..
Nana buzdolabına yine o aptalca ve yanlış gazete manşetlerinden birini yapıştırmıştı VURULAN KURBAN ÇOCUK ÇOCUK MAHKEMESİNDE YARGILANIYOR. Komikti ama benim gülecek halim yoktu. Gazetecilerden hatalarına bile. Verandada piyano çalıp bir kaç kadeh kırmızı şarap içtim. Pek yardımı olmadı. Maria'nın yüzünü görüyordum. "Maria ; Ölmüş Karısı" Sesi kafamın içinde uğulduyordu. Neden kaybettiklerimizi önce unutur, sonra bazen bu kadar net hatırlardık?
Öğlenden sonra bolca patlamış mısır yiyip bir kaç saat piyano çaldım. Duke Ellington, Jelly Roll Morton Ve Al Green. "The shadow of the wind adlı kitaptan bir kaç bölüm okudum.
Eve dönmek için arabama bindiğimde saat öğlen geliyordu. Nihayet özgürdüm. Camları açıp Bob Marley'nin No Woman No Cry'ini dinledim..
“Ben Ejderha Avcısı’ydım. En azından eskiden öyleydim. Başka katilleri yok etmiştim. Ve çünkü hayat eninde sonunda adildi. Katiller yakalanmalıydı. Özellikle, karımı öldüren katil.”
Sayfa 296Kitabı okudu
İnsanoğlu dertlerine başkalarını da ortak edince rahatlar.
Kusursuz olduğumuzu söylemiyorum. Öyle bir iddiamız yok zaten...
Ama hayatınız tehlikelerle dolu.
"Kollarımda bir çuvaldan farksızdı ama elimden geldiğince hızlı koştum. Kalp atışlarım kulaklarımda uğulyordu.Sanki bir okyanus dalgasının içindeydik ve ikimizi de şehrin sokaklarına çalıp boğacaktı."