"Kişi kendinden bilir işi." Herkes kötü niyetli değildir.
Alparslan, Romanos'u yanına oturttu. Konuşmaya başladılar. Alparslan:
"Size savaş başlamadan önce barış elçisi gönderdim ama siz onu reddettiniz. Aşağılayarak geri gönderdiniz. Neden?" diye sordu.
Romanos: "Sizin savaşmaktan korktuğunuzu düşündüm. Bu yüzden reddettim." "Bizim dinimiz, bir savaşa girmeden önce barış aramamızı, bir kaleyi kuşattığımızda teslim olma teklifi yapmamızı emreder. Aradaki problemin kan dökmeden. çözülmesini ister. Biz, korktuğumuz için değil, dinimiz emrettiği için bunu yaparız." dedi; "Peki, sizin yerinizde biz de olabilirdik. Bize ne yapardınız?"
"Öldürtürdüm."
"Benim ne yapacağımı düşünüyorsunuz?"
Beni ve komutanlarımı öldürürsünüz, diye düşünüyorum."
"Yanlış düşünüyorsunuz. Sizi öldürtmeyeceğim."
"Ya ne yapacaksınız?"
"Serbest bırakacağım."
"Serbest mi bırakacaksınız? Olamaz." "Evet, serbest bırakacağım. Oturup aramızdaki problemleri görüşelim. Bir barış anlaşmalı yapalım.
Alparslan, cuma namazından sonra, sade, beyaz bir elbise giydi. Sav Tigin'i son bir defa olmak üzere barış teklifinde bulunmak üzere İmparator'a gönderdi.
İmparator Romanos, Sultan'ın barış teklifini, korktuğuna yordu. Alaycı bir şekilde gülerek: "Git, o korkak sultanına söyle!" dedi; "Barış görüş melerini Rey'de yaparız. Isfahan'da kışlayacağız. Atlarımızı Hemedan'da besleyeceğiz."
İmparator'un dediklerini duyan Sultan, atının eyerini yerleştirdi, üstüne atladı. Askerlerine: "Askerlerim, ben bugün sizin sultanınız değilim." diye seslendi; "İçinizden bir askerim. Içinizde savaşacağım. Be- yazlarımı giydim. Şehit olursam, kefenim üstümdedir. Beni şehit düştüğüm yere gömün. Eğer şehitlik bana na- sip olursa, komutanlarım ve devletin yöneticileri, oğlum Melikşah'ı yerime sultan yapsın. Asla oğullarım arasında taht kavgası yapılmasına izin vermesin. Ben şimdi dinim için, devletim için dövüşeceğim. Savaşta hepimiz plana uygun olarak üstümüze düşeni yaparsak, Allah bizden yanadır. Bu savaş, hepimiz için çok önemlidir. Var olmamız veya yok olmamız bu savaşa bağlıdır. Kimse bu savaştan maddi fayda beklemesin. Allah rızası için savaşsın. Savaşmak istemeyen, beklediğine, umduğuna kavuşamayacağını düşünen varsa evine gidebilir. Onlara izin veriyorum ve gönül koymayacağım. En ön safta çarpışacağım için ok ve yayımı bırakıyorum."