“Ulusların hep iki belleği vardır: Biri uzun sürelidir, uzadıkça uzar, bu kahramanlık ve zaferle ilgili yandır, daha da uzunu, öçle ilgili olanıdır, meşin gibi sağlamdır o, sürdükçe sürer! Bir de kısa süreli bellek vardır, çok kısa süreli, utanç ve bozgunla ilgili bellek. Bu gelişmemiş belleğin bittiği yerde, daha da duyarsızlaşmış, güdük bir bellek vardır: Anımsamaktan kaçınır, vicdanı rahatsız eden, suçluluk duyuran şeyleri yadsır.”