Anadolu; Dün, Bugün, Yarın Sözleri ve Alıntıları
Anadolu; Dün, Bugün, Yarın sözleri ve alıntılarını, Anadolu; Dün, Bugün, Yarın kitap alıntılarını, Anadolu; Dün, Bugün, Yarın en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Öyle ki, Atalarımızı öldüren Arap komutanların adlarını çocuklarımıza veriyorduk."
Asimilasyon budur.
Sayfa 130 - KaldıraçKitabı okudu
Fatih'ten sonra artan istikrarsızlık, Celali İsyanlarına varıyor. Öyle bir istikrarsızlık ki, 1579'da vezir-i azam Sokullu Mehmed Paşa öldürülüdükten sonra, yirmiüç kez vezir değiştirilmiştir.
Sayfa 333 - Kaldıraç YayıneviKitabı okudu
"Kötü günler yaşıyoruz,
Biz Anadolu insanları...
Yaşam bir karabasan...
Yoksa biz,
biz öldük de,
yaşamadığımızı mı sanıyoruz?"
Sayfa 150 - KaldıraçKitabı okudu
Anadolu, çok sık fethedilen, fethedeni fetheden bir yer.
Sayfa 319 - Kaldıraç YayıneviKitabı okudu
Üstelik feoadal sistem gereği köylü hem merkezi iktidar için hem de bağlı olduğu bey için vergi ödemektedir.
Sayfa 341 - Kaldıraç YayıneviKitabı okudu
Dün silahlarla işgal ettikleri toprakları, bugün "medeniyet" taşıyıcısı olarak, daha gelişmiş bir zor ve imha ile işgal ediyorlar.
Sayfa 28 - Kaldıraç Yayınevi / Tarih / 3. Baskı
Amerikan tarihi, gerçekte Kızılderili halkın, Amerikan yerli halkının katledilmesi tarihi midir, yoksa Amerikan burjuvazisinin, "Gringo"nun anlattığı gibi özgürlük tarihi midir? Bunun hangisini seçeceğiz? (...) Açıktır ki, tarih taraflıdır.
Sayfa 47 - Kaldıraç YayıneviKitabı okudu
Coğrafyanın, insan yaşamı ile bütünleşmiş bir anlamı vardır.
Sayfa 83 - Kaldıraç YayıneviKitabı okudu
Düşman tarifi, Atatürk ilkeleri ya da Kemalizm'e göre yapılıyor. Kemalizm öyle bir pragmatizme sahiptir ki, bir kişiyi bu ilkelere göre bir gün büyük dost, bir gün de düşman ilan edebilirsiniz.
Sayfa 79 - Kaldıraç Yayınevi / Tarih / 3. Baskı
Tanzimat aydınları
Her okumuş kişi "aydın" mıdır? Değil ise aydın kimdir? Halktan yana olan mı, yoksa devletçi olan mı? (...) Tamamen "devletin himayesinde ve çevresinde" bir "aydın" tipi vardır. Daha açık konuşalım, bunlar devletin, yabancı dil bilen, abartılı yemek kurallarını dikkate alan memurlarıdır. Memura aydın denilmesi, bizim ülkemiz "aydınının" hem korkaklığını hem de köksüzlüğünün ifadesidir.
Sayfa 415 - KaldıraçKitabı okudu