Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Apartman Boşluğu

Hakan Bıçakcı

Apartman Boşluğu Sözleri ve Alıntıları

Apartman Boşluğu sözleri ve alıntılarını, Apartman Boşluğu kitap alıntılarını, Apartman Boşluğu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mutlu da değildim, mutsuz da… Tuhaf, çocuksu bir heyecan vardı içimde.
Sayfa 72 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kalabalığı sevmiyordu… Kalabalık enerjisini emiyordu. İçinde çok insan olan her yer onu dışlıyordu.
Sayfa 18 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hiçbir şey üretmeyip üretilenleri tekrarlamak tüketmişti bizi.
“İçinde çok insan olan her yer beni dışlıyor...”
"Bu gezegende korkmamız gereken tek yaratık insandır."
C. G. Jung
kalabalığı sevmiyordu. kalabalık enerjisini emiyordu. içinde çok insan olan her yer onu dışlıyordu.
Reklam
Kitapta anlatılan bir hikayeyle filmde anlatılan hikaye arasındaki en önemli farklardan biri de şudur Cerencim : filmin biteceğini hissedersin, kitabın biteceğini bilirsin. Film akar, bir noktada sona erecektir ama ne zaman? Kitaptaki hikayenin sonunu nerede geleceğiyse bellidir. Son sayfada… film hiç beklemediğin bir anda küt diye bitebilir. Sen devam etmesini beklerken o sona ermiştir. Görüntüler yerine yazılar akmaya başlamıştır. Kitapta ise görüntüler yerine akan yazıların böyle bir süpriz yapma şansı yoktur. Son sayfanın son satırına geldiğinde bunun son cümle olduğunu bilirsin. Filmde izlediğinin son sahne olduğunu bilemezsin. En fazla sezersin.
Sayfa 253 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Üstümden parça parça attığım bütün gerginlik tek bir parça olarak bir seferde yeniden üstüme yapıştı. Tanıdık sıkıntılar, üzerimde emanet gibi duran huzurun yerini almıştı tekrar.
"Kalabalıksa denetimsizlikti. Denetimsizliği seviyordu. Kalabalığı sevmiyordu yine de. Kalabalık enerjisini emiyordu. İçinde çok insan olan her yer onu dışlıyordu."
İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Televizyon programındaki yapay sahnede abartılı bir makyajla, arabesk bir elbiseyle, tüm riyakarlığıyla, yanıp sönen renkli ışıklar arasında şarkı söyleyen çirkin kadına baktı.
Reklam
Hiçbir şey üretmeyip, üretilenleri tekrar etmek tüketmişti bizi.
Sayfa 29
Sesim bir tuhaf çıkmıştı. Başka birinin sesi gibi... Yüzünü bilmediğim fakat sesine aşina olduğum bir dublaj sanatçısı tarafından özensizce seslendirilmiştim sanki.
Ceren uzaklaşıyordu. Bakmasa da hissediyordu. Varlığı varlığından çekiliyordu. Bakmak istedi. Bakmamalıydı. Zihnindeki son kare, sarıldıkları sahne olmalıydı. Kendi içinde kaybolarak hızla yürüyen bir kadın değil.
ipleri başucumdaki saatin saniye çubuğuna bağlı bir kukla gibi hızla çekilmeyecektim artık yukarı. ipler kopmuştu. başucumdaki saatli bomba, alelade bir süs eşyasına dönüşmüştü. artık beni telaşlandıramazdı.
kanepenin ayakucundaki kare desenli, kahverengi battaniyeyi üzerime serdim. “örtmedim”, “serdim”; kendimi bir masa kadar cansız hissediyordum çünkü.
89 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.