Aptallar Erken Ölür
Mario PuzoAptallar Erken Ölür Sözleri ve Alıntıları
Aptallar Erken Ölür sözleri ve alıntılarını, Aptallar Erken Ölür kitap alıntılarını, Aptallar Erken Ölür en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Herkes arada bir zayıf düşer. Ne olacak yani. Kahramanlar bile yorgun düşer…
Suç işleyecekse, amatörce yapmamalı insan.
Suçluluk ve değersizlik hisleri ile dolu, dünyayla umutsuz bir çelişki içinde küçük bir çocukken, Dostoyevski’nin Karamazof Kardeşler’ i geçmişti elime. Bu kitap, hayatımı değiştirdi benim. Bana güç verdi. Görünüşleri nedenle aşağılık olursa olsun, bütün insanlarda bulunan o incinebilir güzelliği gösterdi bana. Sonunda kitabı bitirip yetimhanenin kütüphanesine iade ettiğim günü hep hep hatırlarım; sonbaharın soluk, tatlı gün ışığına çıkarken, yücelmiş hissettim kendimi.
Sayfa 111 - E YayınlarıKitabı okuyor
" Bak oğlum, " dedi, " aşk altıncı yaş gününde verdikleri kırmızı oyuncak otomobile benzer. Deli gibi atılırsın üstüne, bir türlü bırakamazsın elinden, fakat eninde sonunda tekerlekleri fırlar bir yana, sende bir köşeye atıp unutur gidersin. Sevdalanmak harika bir şeydir. Ama sevdalı olmak felakettir."
Sayfa 140 - E YayınlarıKitabı okuyor
Sahtekar bir sanatçı olmaktansa, sahtekarın birine kanmak daha iyiydi benim için.
Sayfa 110 - E YayınlarıKitabı okuyor
Herkes arada bir zayıf düşer. Ne olacak yani. Kahramanlar bile yorgun düşer…
Hukukçuların istedikleri zaman ne kadar kesin ve açık anlamlı konuşabilmeleri de ilginçti, yanlış anlamaya hiç yer bırakmıyorlardı. Cümleyi bir kez daha okudum: "Hiçbir mazeret kabul edilmeksizin, sizin ve her birinizin Amerika Birleşik Devletleri halkı adına karar vermeyi yetkili YÜKSEK MAHKEME önünde hazır bulunmanızı EMREDERİZ."
Sayfa 190 - E YayınlarıKitabı okuyor
Ona armağan seçmek büyük bir sorun olmamıştı. Peşin parayla küçük bir elmas yüzük almıştım ona; bu karıma verdiğim ilk sahici mücevherdi. Bir nişan yüzüğü bile takmamıştım zamanında. Artık çok gerilerde kalan o yıllarda ikimizde bu tür burjuva saçmalıklarına inanmıyorduk. On yıl içinde değişmişti karım, bense zaten umursamıyordum. Bildiğim bir şey varsa bu armağanın onu mutlu edeceğiydi.
Sayfa 187 - E YayınlarıKitabı okuyor
Bana da öğretti satrancı; ama ben fazla sabırsızdım. Kumara benzemiyordu satranç. Roman okurdum. Dickens, Sabatini, Hemingway, Fitzgerald ve sonraları Joyce, Kafka ve Dostoyevski.
Sayfa 89 - E YayınlarıKitabı okuyor
Her şey mükemmel olunca, insan başına dert aramaya başlar.
Sayfa 250 - E YayınlarıKitabı okuyor