Bir felaket, ne olursa olsun, neye dayandığını bildikçe, beni hiçbir zaman şaşırtmaz, yıkmaz; ama benim doğal eğilimim, bilgisizliklerden korku duymaktır, onların karanlık havasından korkar ve nefret ederim; gizem beni her zaman tedirgin eder.
Oysa insan düşgücünü kullanmaktan korkmamalı. Düşgücünü kullanmaktan korkanlar günün birinde gerçeklik duygusunu da yitirirler; başkalarının da gerçek diye sundukları yalanları kabullenirler. Bu yüzden kıyıcı olurlar.
İçimdeki isteğe ne karşılık verilmesi gerektiğini bilmiyorum. Oysa senin yanında isteklerim bile sessizliğe gömülüyor. Ne kargașa! Ne kargașa! Sen bir cevap mısın șimdi? Sanki hayatın karşısında durdum ve ona bir büyük soru sordum. Hayat karşıma seni çıkardı. Senin sorunun yanıtı da ben miyim?
Bir an önce unutun beni. Tek istediğim, bir zamanlar yaşamış olduğumu unutmak. Eğer dostumsanız, yardım edin, bir zamanlar yaşamış olduğumu unutturun bana.