Erkeklerin ergenlik dönemini ve içsel dünyasını anlatan bir kitap. Sürekli kadınları düşünen bir ergenle başlıyor kitap, öylede devam ediyor. Bir ergenin yetişkinliğe geçişini anlatıyor biraz da kitap. Ben beğenmedim kitabı. Okurkende biraz sıkıldım açıkçası. Bana hitap etmedi. Emek verilip yazılmış olduğu için yarım bırakmak istemedim. Kitabı beğenmedim dediğim gibi okumasanız da bir şey kaybetmezsiniz.
Taşradaki sıkışmış hayatını farklı yönlere götürmek , kabuğunu kırmak için yola çıkan genç bir erkeğin hikayesi Ateş. Yazarın ilk kitap denemesi olan Ateş, Güneş ve Ada 'dan beş yıl sonra yeniden kaleme aldığı kitap insanın kendini bulma serüveni diyebiliriz. Tabii, nasıl ki yeniden yapmak için önce var olanı yıkmak gerekirse , ateş gibi bir
5. sınıfta yaratıcı yazarlık dersinde yazdığım hikayeler bu kitaptan daha derindi ve fazlasıyla mizojinist buldum. Arka kapakta erkeklerin iç dünyasının ne kadar iyi anlatıldığına, kadınların bu kitabı el kitabı yapacağına dair bir şeyler yazılıydı, erkeklerin iç dünyasının ne kadar iyi anlatıldığına katılıyorum, ne kadar sığ oldukları ve nasıl sadece tek bir şey düşündükleri çok güzel anlatılmış. Ki kitabın tamamını okumadım bile, aradan açıp 10 sayfasını falan okudum, tamamını okusam bu değerlendirme çok daha acımasız olurdu.
Ateş kendini Güneşte sınamalı, Ateş kendini Güneşe gömmeli, Ateş, Güneşte sönmelidir.
Ateşin isini, Güneşle yıkamalısın, Güneşle tazelenmelisin.
Ve asla ama asla Adanızı unutmayın. Hayallerinizden vazgeçmeyin. Ütopyalarınızın peşinden gidin.
Çünkü onlar sizin gerçek hazinelerinizdir.
Kişiliği henüz oturmamış geçiş dönemindeki, gençlik çağındaki arkadaşlara hitap edebilir belki. Ama olaylar çok tekdüze. Okurken boğuldum her sayfa da ne kadar kaldı diye söylenmeye başladım. Her eser okunmaya değer muhakkak ama ben devam edemedim maalesef..
Emek verilip yazılan her kitaba saygım var fakat, gerçekten olmamış. Elime aldığım kitabı yarım bırakmamak gibi bir takıntım olduğu için okuyup bitirdim. Derinliği olmayan cümleler , fazlasıyla toy olaylar...Bir ergenin önüne çıkan her kadınla yaşadığı ilişkiyi aşk olarak nitelendirmesi de beni fazlasıyla baydı. Okumazsanız pek bir şey kaybedeceğinizi düşünmüyorum. Ben beğenmedim...
Ergenlik, aşk, okul hayatı, kafa karışıklığı, kendini ispatlama çabası, başın derde girdiğinde kurtulmak için aklını kullanma yeteneği ve daha birçok konu kaleme alınmış. Hem eğlenceli, hem psikolojik, hem duygusal bir kitap.
Ertürk Akşun'un okuduğum 3. Kitabı, daha önce yarım kalan ve agafya kitaplarını okuyan birisi olarak diyeceğim şu, agafya kitabı başka, bu 2 kitap başka bir kalemden çıkmış gibi, ergenlik ve ergenliğin daha çok hissettirdiği aşk acısı kitapları. Okumasanız bir şey kaybetmezsiniz okursanız da ergenlik yıllarınızı hatırlamak için okuyabilirsiniz.
Orta yaş dönemine girdiyseniz, size hitap etmeyecektir. Ancak ergenlik bitiminde ve gençliğin ilk adımında okunabilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum. İkilemler, dengesiz davranışlar, kaygılar ve duygusal tutarsızlıkların anlatıldığı ve güzel işlendiği bir kitap. Anlatımı zaman zaman ilgimi çekse de, bana hitap etmedi.