Ayrıldıkça Kavuşanlar
Adem SaraçEn Eski Ayrıldıkça Kavuşanlar Gönderileri
En Eski Ayrıldıkça Kavuşanlar kitaplarını, en eski Ayrıldıkça Kavuşanlar sözleri ve alıntılarını, en eski Ayrıldıkça Kavuşanlar yazarlarını, en eski Ayrıldıkça Kavuşanlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sevgin;
Bir çınar ağacı gibi
Gölgesinden ayrılmak istemiyorum
Sevgin;
Derin berrak bir derya gibi
Dalıp kaybolmak istiyorum.
Sevgin;
Tatlı bir şurup gibi
İçtikçe huzur buluyorum...
Sevgin;
Tertemiz akan su gibi
Susadıkça içmek istiyorum...
Sevgin;
Soğuk günlerime doğan güneş gibi
O güneşin batmasını istemiyorum.
Sensizlik
Ey benim gönlümü fetheden güzel,
Yetiş, hasretinle yanmaktayım ben!
Ey kar çiçeklerini lütfeden güzel,
Vuslat hasretiyle kanmaktayım ben!
Sevgimize şahittir Allah'ımız bizim,
Birbirimize vardır Vallah'ımız bizim,
Yolundan ayırmasın Billah'ımız bizim,
Senin hasretinle yanmaktayım ben!
Sen benim ilhamım, çilekeşimsin,
Sen benim Nur gülüm, biricik eşimsin.
Gündüz hayallerim, gece düşümsün,
Sensizlik buzdağında donmaktayım ben!
Mevsimlerin tadına varılmalı; sıcağına soğuğuna takılmadan;)
Hava şartları karşısında ileri geri konuşanlardan değillerdi onlar.
Şimdiye kadar ne yağmurdan şikayetçi olmuşlardı, ne kardan.Ne soğuktan şikayetçi olmuşlardı, ne de sıcaktan. Bu huyları da birbirine benziyordu.
Kimileri her şeyden şikayetçi olurlar,sürekli yakınırlardı.
-Bu ne sıcak böyle, yandık!
-Bu ne soğuk böyle donduk!
-Şimdi yağmurun/karın zamanı mı be! gibi sözlerle de açıktan açığa isyan ederlerdi.
Sanki soğuk ile sıcağın, yağmur ile karın zamanını onlar belirleyecekmiş gibi...
Sayfa 30 - RavzaKitabı okudu
Herkese böylesi gerekli ;)
Ne kadar asil bir hanımdı Nur. Her şeyi en ince noktalarına kadar düşünürdü hep. İşin en güzel yanı, sürekli aynı şeyleri düşünmeleriydi.
Sayfa 60 - RavzaKitabı okudu
Fil-karınca fıkrası
-Büyük bir fil kaza yapmış. Acil olarak hastaneye kaldırmışlar. Küçük bir karınca peşinden gitmiş. Neden?
-Ne olacak diye merak ettiği için mi?
-Hayır.
-Neden peki?
-Fil'e kan vermek için.
Sayfa 64 - RavzaKitabı okudu
Ne hoş ne zarif bir hitap!
Her bir nefes ve bir yudum su gibi muhtaç olduğum sevgili eşime, gönül kuşuma binlerce selam ile başlıyorum mektubuma... (Nur'un mektubu)
Sayfa 181 - RavzaKitabı okudu
Her beldeye karakol-polis-asker dikeceğinize eğitim kurumları açın, adam yetiştirin, âlim dikin. (Mümin Hoca)
Sayfa 192 - RavzaKitabı okudu
Bir insan bir yerde tanınınca üç grup oluşurdu çevresinde. Üç halka oluşurdu.
Birincisi sevenler, ona inanıp gittiği yolu yok edinenler.
İkincisi münafıklar, ikiyüzlü davrananlar, güçleri yetmediğinde ikili oynayanlar.
Üçüncüsü ise düşmanlık edenler.
Sayfa 207 - RavzaKitabı okudu