Huzursuzum. Çok uzak şeylere susamışım.
Hasretle bulanık uzaklığın eteğine dokunmaya gidiyor ruhum.
Ey ötedeki büyük, ey kavalının keskin sesi olan sen!
Unutuyorum, hep unutuyorum, uçmaya kanatlarımın olmadığını unutuyorum, toprağa böyle bağlı olduğumu unutuyorum.