Balkon Sefası

İsmail Saymaz

En Eski Balkon Sefası Sözleri ve Alıntıları

En Eski Balkon Sefası sözleri ve alıntılarını, en eski Balkon Sefası kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Alo!” sesini duydum. Açsaydın,
“Seni seviyorum,” diyecektim.
İletişim yayınları
Sarı telefon bir gün olsun çalmadığı halde sehpadaki varlığını senelerce korudu. Zamanla ahizesi kırıldı, sonra tuşları çıktı, ardından kablosu koptu. Bir sabah annem sarı telefonu kömür sobasına attı..
Reklam
"SARI TELEFON"
Ben Hazreti Mehdi'yi bekler gibi PTT'cileri beklerken,çağrı cihazı çıktı.Hani şu,binbir cakayla bele takılanlardan... Sana, "Ziraat'te çay içelim mi?" diye mesaj bırakmayı ne çok istemiştim.Buluşabilseydik,gökyüzünde ipleri birbirine dolanan iki uçurtma olmayı önerecektim.Uçacak ve birlikte çaylıklara düşecektik....
Sayfa 90 - @iletisimyayinları
Hep aynıyız...
Bizim evde siyah beyaz Grunding'in konduğu demir sehpanın rafında, dantelanın altında, senelerce çalmadan bekledi sarı telefon.
Toza bulanmış siyah önlüğümün eteğini çeke çeke karatahtaya çıktım. Beyaz yakalığımı düzelttim. Gözlerimi kapadım ve tiz bir sesle söylemeye başladım: ....
Ben de aynı şekilde 96'da Ordu'dan Kırıkkale'ye gitmiştim.
Eskişehir'de okuma hayalleri kurarken kısmetime Konya Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi düşmüştü. Rize Otogarı’ndan kalkan Ankara aktarmalı otobüs, beni adın yalnizca haritadan bildiğim uçsuz bucaksız bir bozkıra bırakmıştı. Rize, dağa çıkan yeşil yokuşların ve denize varan masmavi inişlerin şehriydi. Konya ise içinde kaybolduğum, kaybola kaybola öğrendiğim pürüzsüz bir düzlük ...
Reklam
Vay, İsmail Saymaz'a bak hele...
Aylardan eylüldü. Sımsıcaktı. Ilık bir rüzgar esiyordu. Güneş, sevgilisine işmar eden bir çapkın gibi gözlerimi kamaştırıyordu.Konya Gan'ndan kalkan tren on iki saatte Istanbul'a vardı.Ayaklarımın ucunda menevişlenen Marmara Denizi, bir vapurdumanı çiçeği bahçesini andırıyordu. Eminönü vapuru, öksü rüğe tutulmuş bir ihtiyar gibi öksürerek Haydarpaşa İskelesi'ne yanaştı. Naylon valizimi omzuma asıp vapura bindim. Içimde, Cennet'ten firar etmenin hüznü vardı, dilimde ise“ Ayrılıktan kaçılmaz bazen” sözleri ...
Değil mi ki, "Ayrılıktan kaçılmaz bazen..."
Biraz mı!!
Çaydan rakı, karayemişten şarap, kividen likör üretme fikri bana cazip görünse de Rize'ye biraz ağır gelmişti.
Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlatmaya Gülten Akın
Sayfa 4 - İletişimKitabı okudu
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.