Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Beckett ve Genet - Tanca'da Bir Çay

Tahar Ben Jelloun

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
GENET: Şu arıyı görüyor musun, hiçbir şey anlamamış; ısrar ediyor, bardağın içine düşecek, ayaklarını naneye ve şekere batıracak; çok obur, boğularak ölecek. MOHA: Güvenliksiz koşullarda Boğazı geçmeye kalkıp hayatlarından olan şu gençlere benziyor biraz. GENET: Avrupa şekerli naneli çay değildir. Göçmenlere hep ihtiyacı oldu. Ama aynı zamanda onların şeffaf, görünmez olmaları işine geldi; iş bitince onlara katlanmak zorunda kalınmayacak!
Reklam
GENET: Bir meşkut, meşkutmuşsun sen. BECKETT: O da ne? GENET: Arapça bir kelime, iyi bir oğul olmadığını belirten bir hakaret. Bir hain.
Ben, kendimi devrimci sandım, ama değilim, ben bir marjinalim, bir münzevi, bir serseri. Benim de toprağım yok.
Âşıktım, anlıyor musun, âşık, beni deli ediyordu şu Jacky, üstelik az kaldı ölüyordu. Grand Prix'de geçirdiği kazadan sonra. O gün içeri daldığım ameliyat salonunda Tanrı'ya var gücümle dua ettim, onu bana bağışlaması için, benim canımı alıp onu kurtarması için. Evet, Tanrı'ya dua ettiğimi itiraf ediyorum!
Size itiraf etmeliyim ki benden başka birinin beni soyduğunu görmeye katlanamadım; kitaplarımda ben kendimi soyuyorum, ama aynı zamanda başka bir kılığa giriyorum; kendimi korumak için maskeler takıyorum.
Reklam
GENET: Ben peygamberim, ha! Tuhaf! İhanetin peygamberi demek daha doğru olur. MUHAMMED: Bu ihanet hikâyesi de ne? GENET: Ben senin yaşındayken hırsızdım ama bugün artık değilim. Yazarak hırsız olan kendime ihanet etmem gerekti, şair olmayı ummuştum, umarım olmuşumdur.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.