İşte böyle fokur fokur kaynayan kaosun içine atlıyoruz, orada kendimize küçücük, pırıl pırıl bir şey seçiyoruz ve ona sıkı sıkı tutunup kendimize bunun bir anlamı olduğunu, dünyanın iyi bir yer olduğunu, aslında o kadar da kötü olmadığımızı ve eninde sonunda mutlaka eve döneceğimizi söylüyoruz.