Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ben Denizlerden Hangisiyim

M. Fatih Kutlubay

Ben Denizlerden Hangisiyim Sözleri ve Alıntıları

Ben Denizlerden Hangisiyim sözleri ve alıntılarını, Ben Denizlerden Hangisiyim kitap alıntılarını, Ben Denizlerden Hangisiyim en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünya... Âh koca dünya. Ne güzelsin... Ne güzeldin. Yüzdüğüm dere, yürüdüğüm patika, vurulduğum ok, düştüğüm toprak, başımı delen güneş, içimi şenleyen ses, mavi gökler, kızıl gökler, kızlarım, oğullarım, ikbâlim. Ne güzeldiniz.
Haset, girdiği damarı parçalayıp kanı insanın karnına dağıtan bir zehir.
Reklam
haset, girdiği damarı parçalayıp kanı insanın karnına dağıtan bir zehir. ölümler çağrısı. cürümler yolu. mezardakilerin yarısının sebebi.
Bir işe yaradığını bilmek, bir yaraya şifa olmak, insanoğlunun en masum sevinci herhalde.
Sayfa 60
Bir işe yaradığını bilmek, bir yaraya şifa olmak, insanoğlunun en masum sevinci herhalde.
Vaktiyle tüm ağaçlar toplanıp kendilerine bir kral seçmek için zeytin ağacının yanına gitmişler ve ona demişler ki: 'Ey ulu zeytin, sen gel de bize kral ol. Bu işe ancak sen layıksın.' Teklifi duyan zeytin ağacı hiddetlenmiş,, dallarını sinirle sallamış. 'Tanrı'nın ve insanın bende övdüğü güzelliği bırakıp ağaçlar üzerinde boş boş hükümdarlık mı edeyim? ... Asla.' demiş.
Reklam
Ruhumu örslere yatırıp demirden çekiçlerle dümdüz edildiğini sanmıştım o gittiğinde...
Bir kalbin diğerine ısınması, iki ayrı koldan gelen iki elin parmaklarının kilitlenmesinden, iki ismin çiftleşmesinden, birinin diğerinin içinde erimesinden çok daha eski bir ezel olasılığıdır.
Sayfa 56
Her su, yolunu buluyor. Her dağ kendi karını tutuyor. Bütün kapılar açılıyor, bütün boşluklar doluyor. Renkler oturuyor. Her şeyin bilincine varıyorum.
Bir işe yaradığını bilmek, bir yaraya şifa olmak, insanoğlunun en masum sevinci herhalde.
Reklam
Haset, girdiği damarı parçalayıp kanı insanın karnına dağıtan bir zehir.Ölümler çağrısı.Cürümler yolu.Mezardakilerin yarısının sebebi.
Yalan bir tek kafamızın içindeki duvarları aşamazdı. Orada dönüp dururdu. Yalan kendisinin ne olduğunu bilirdi her zaman. Peki, insan nasıl olur da kendisini bile ikna ederdi bir yalana?
Sayfa 88
ruhlar kocuyor evlatlarım. ruhlar… kocuyor. tanrı, gelmiş ve gelecek bütün ruhları yarattı bir vakit. hepsinden itaat sözü aldı, sonra her birinin dünya vadesini onları içine koyduğu peteklerin üzerine yazıp beklemeye bıraktı. ruh, kendi sırası geldiği vakit, saniye şaşmaz peteğinden çıkar, dünyaya geleceği ananın rahmine doğru uçmaya koyulur. uçar uçar. bu yolculuk manadan maddeye, ukbadan dünyaya, pinhandan ayânadır. ilk yuvasına gelen ruh, dünya günlerini saymaya başlar artık. ya geride kalan ruhlar? işte onlar. bekleye bekleye kocarlar. atalarımızın ruhları, ilk atamızın ruhuna daha yakın değil midir? ondan yıllarca sonra doğan ve peteğinde sırasını bekleyen bizlerin ruhu beklediği yerde yaşlanmaz mı? ruhlarımız onlarınkinden yaşlı değil midir? işte buna kafa yormalı.
İnsan, herkese yalan söylediğinde bile kendisine karşı dürüsttür. Nasıl bir yalandı ki bu kendisi bile inanmıştı? Yalan bir tek kafamızın içindeki duvarları aşamazdı. Orada dönüp dururdu. Yalan kendisinin ne olduğunu bilirdi her za- man. Peki, insan nasıl olur da kendisini bile ikna ederdi bir yalana?
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.