Bir Avuç Böğürtlen
Ignazio SiloneBir Avuç Böğürtlen Sözleri ve Alıntıları
Bir Avuç Böğürtlen sözleri ve alıntılarını, Bir Avuç Böğürtlen kitap alıntılarını, Bir Avuç Böğürtlen en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.~SON~
Toprağın altında karıncaların yürüyüşünde ve kuşların bir kıtadan ötekine uçuşunda, yol gösteren bir şeyin bulunduğunu hiç düşünmedin mi?
Sayfa 331 - Lazzaro - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
İnsanın iyi niyet sahibi görünmeye devam etmesi, kaybedilmiş bir saflığa yeniden sahip olabilmesi mümkün müydü?
Sayfa 147 - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Fakat maalesef tarih de acıdan yoğurulmuştur.
Sayfa 149 - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Hiçbir ihtiyaç duymuyorum. Hiçbir isteğim yok. Kendimi bomboş hissediyorum. Boş bir valiz gibi, terkedilmiş bir ev gibi. Yaşamak iradem yok, yaşamamak iradem de yok.
Sayfa 197 - Stella - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Çalışmayan bu mekanizmayı harekete geçirtip üstelik aksi yönde işletmek bir insanın işi değilse, o halde doğaüstü bir kuvvetin eseri demektir. Böylelikle saat kurtuluşun sembolü iken, geçmişe duyulan özlemin ifadesi haline gelmiş oluyor.
Sayfa 311 - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
— Namuslu mu? diye bağırdı.Ha, ha, ha.. sence yalnız para karşılığında mı kaybedilir namus?
Sayfa 19 - Alfredo - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Bence daha ziyade bir zaaftır din. Güzel bir masal, bir şiir, bir musikidir. Tehlikeli hiçbir yönü yoktur. Yoksa sen musikiye de mi karşısın?
Sayfa 230 - Stella - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Senin sevda yüzünden kendini bu derece kaybedebilecek bir insan olduğunu hiç sanmazdım doğrusu. Ne söyliyeyim istiyorsun sana? Hem acıyorum, hem hayranlık duyuyorum bu haline.
Sayfa 161 - Giuditta - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Çok uzağa gitmek üzere yola çıkan ve sonunda kendisini başladığı yerde bulan adamın kederi var sende. Okulda sana dünyanın yuvarlak olduğunu öğretmemişler miydi yoksa?
Sayfa 60 - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu
Guiditta ona teminat verdi:
— Ama bak, dikkatini çekerim, o da Tanrı'ya inanıyor. Ah, bundan eminim. Bir kez konuşmuştuk bu konuyu kendisiyle. O zaman bize Tanrı'sının bizim Tanrımızla aynı olduğunu itiraf etmişti. Yetmez mi?
— Fakat yahudi kaldığı için Hazreti İsa'ya inanmaz, diye izaha çalıştı don Nicola. Baba'ya inanır ama Oğul'a inanmaz, işte mesele de bu.
Zaccaria sabrı tükenerek bağırdı:
— Sen de onu Baba'ya emanet edersin. Babaya gönderemez misin? Demek ki sence Baba, Oğul'dan daha az önemli öyle mi?
Sayfa 209 - Varlık Yayınları - Ekim 1967Kitabı okudu