Bir Nadir Kitap Destanı sözleri ve alıntılarını, Bir Nadir Kitap Destanı kitap alıntılarını, Bir Nadir Kitap Destanı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan, yılları geride bıraktığında ve eski günlere dönüp bakmak istediğinde, ister istemez eski heyecanları yeniden yakalar, eski dostları hatırlar ve geçmişteki parlak başarılardan büyük keyif duyar.
Kont gerçekten de otuz yıl öncesine kadar bir şatoda yaşamıştı. Ama bütün gelirini kitap satın almak için kullanmış ve yeni alımlara para sağlamak için sonunda şatosunu da elden çıkarmak zorunda kalmıştı. Yanına günlük yaşama ancak yetecek kadar mobilya alarak çiftlik ambarına taşınmış ve yaşamının geri kalan yıllarını tıpkı bir Hint fakiri gibi geçirmişti. Çok az yemek yiyor, arkadaşlarıyla hiç görüşmüyor ve köyden yalnızca kitap satın almak için ayrılıyordu. Gün doğumundan geceye kadar bütün uğraşı kitap yığınlarını tekrar tekrar düzenlemek, kitap ciltlerini hayranlıkla seyretmek, kitapların sayfalarını rastgele karıştırmak ve geçmişte yaptığı iyi alımların anılarına dalmaktı. Kitap koleksiyonculuğu onun için yaşam biçiminin ötesinde bir şey, bizzat yaşamın kendisiydi. Kütüphaneyi sempatiden uzak olmayan bir duyguyla değil, ama iyi olduğu için satın aldım.
Kitap satıcılığı beni her şeyden daha çok sarıyordu. Bu işte çok para kazanılıp kazanılamayacağını pek bilemiyordum. Ama başarılı bir kitapçı olarak bağımsız olabilecek, belki gezilere çıkabilecek ve hiç de zayıf olmayan bir vesileyle kendi kütüphanem için kitaplar edinebilecektim. Bütün gün kitaplarla uğraşmak, kitaplar hakkında konuşmak ve geçimimi bundan sağlamak bana uyan yaşam biçimiydi.
Wilberforce Eames'in kitaplara tutkunluğu öylesine büyüktü ki hemen altında kitapların yığınlar hâlinde durduğu bir hamakta uyurdu. Böylece kalkmasına gerek kalmaksızın kitaplara ulaşabilirdi.