Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Boynuzlar

Joe Hill

Boynuzlar Sözleri ve Alıntıları

Boynuzlar sözleri ve alıntılarını, Boynuzlar kitap alıntılarını, Boynuzlar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birini tanıdığını sanıyorsun. Ama aslında ne görmek istiyorsan onu görüyorsun.
Sayfa 126
Yoksul çocuklar genellikle düzgün giyinir. Uyduruk giyinenler zengin çocuklarıdır.
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Bir hayat kurtarmak biri olmaktır, birine dönüşmektir.
Sayfa 107Kitabı okudu
"bana ne gerek biliyor musun?" diye sordu glenna. "ne?" "bir kurabiye daha," diyen glenna eğilip kutuya baktı. "sence bir kurabiye daha yemeli miyim?" ig, duygudan yoksun bir sesle karşılık verdi ona: "seni durduran ne?" "bir tane yedim ve artık aç değilim. ama daha fazla yemek istiyorum. kutudaki bütün kurabiyeleri yemek istiyorum." "bütün kutuyu?" "bana kalsa ellerimi bile kullanmam. kafamı kutuya gömüp yemek istiyorum."
Paranı geri istemelisin. Seni soymuşlar. Sadece paketten ibaretsin. İçinde hiçbir şey olmayan güzel görünüşlü bir kutusun.
Sayfa 327Kitabı okudu
Kaliteli müzik, hayat denilen nehirde sürüklenirken tutunduğunuz dal gibiydi. Onun sayesinde kendinizi hayatın monotonluğundan kurtarır, bir şeyler hisseder, sıradan bir okul gününde yaşayamayacağınız duyguların tadına bakardınız. Aptal aptal televizyon izlemeyi veya akşam yemeğinden sonra tabaklanı bulaşık makinesine yerleştirmeyi katlanabilir kılan oydu.
Reklam
Başkalarının kafasında neler olup bittiğini düşünmenin ona bir yararı olmazdı. Yani neye inandığının bir önemi yoktu çünkü inanmak veya inanmamak bir şeyi değiştirmezdi. Gerçek kabul ettiği şeylere göre hareket etmek zorundaydı.
Birini tanıdığını sanıyorsun. Ama aslında ne görmek istiyorsan onu görüyorsun..
ignatius haçı söküp yere atmış ve üstünde tepinmişti. çişi vardı, bakire meryem'e işedi, bu arada sarhoş sarhoş kendi ayaklarını da sidik içinde bıraktı. belki bu günahlar yüzünden şimdi yaşadığı değişime maruz kalmıştı.
rüzgâr yeniden esti, artık serin değil buz gibiydi. terry bir kere daha uzaktan gelen bir trompet sesi duyduğunu sandı. bir tür selam. hoş bir melodiydi ve o kısacık melodiyi duyduğunda haftalardır ilk kez içinden yeniden trompet çalmak geldi. derken melodi kaybolup gitmiş, rüzgâr tarafından uzaklara, çok uzaklara götürülmüştü. artık terry'nin de gitme zamanı gelmişti. "seni zavallı şeytan." dedi terry kirâlık arabasına binip uzaklaşmadan önce.
Sayfa 441Kitabı okudu
46 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.