Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3

Süleyman Bulut

Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3 Gönderileri

Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3 kitaplarını, Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3 sözleri ve alıntılarını, Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3 yazarlarını, Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
216 syf.
·
Puan vermedi
Hemen hemen herkes ile olan anısı, halk ile içiçe oluşu;eğitime,doğaya,öğretmene ve çocuklara verdiği önem,ileri görüşlülüğü ve kimi zaman ciddiyeti kimi zaman büyükle büyük çocukla çocuk oluşuna tanık olduğumuz eşsiz güzel üç kitaplık bir seri. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3
Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3Süleyman Bulut · Can Çocuk Yayınları · 2009331 okunma
216 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Büyük Atatürkten Küçük Öyküler 3, Süleyman Bulut’un yazdığı ve Can Çocuk Yayınları’nın bastığı bir kitaptır. Kitapta, Atatürk’ün hayatından 38 öykü yer almaktadır. Bu öyküler, Atatürk’ün kişiliği, devrimleri, ailesi, arkadaşları, hayvanları ve çocuklarla ilişkisi hakkında ilginç ve duygusal bilgiler vermektedir. Kitap, Atatürk’ü daha yakından tanımak isteyen çocuklar ve yetişkinler için eğlenceli ve öğretici bir okuma sunmaktadır. Kitabın bazı öyküleri şunlardır: Atatürk, Çankaya İlkokulu’na giden manevi kızları Sabiha ve Zehra’ya ne demişti? Paşa Bebek’in ilginç öyküsünü duymuş muydunuz peki? Atatürk’ün yeni Türk harfleri için bir marş bestelettiğini biliyor muydunuz? Subaylıktan istifa ettiği gün giyecek sivil elbisesi olmayan Atatürk ne yapmıştı? 10. Yıl Marşı nasıl belirlenmişti? Bir öğrencinin anı defterine Atatürk ne yazmıştı? Kullandığı imzalarını gördünüz mü hiç?
Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3
Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler 3Süleyman Bulut · Can Çocuk Yayınları · 2009331 okunma
Reklam
"Bu bakış pek öyle herkesin bakışına da benzemiyordu. Bu gözler bir yere bakıyor ama baktığı şeyden çok daha gerileri çok daha derinleri görüyor gibiydiler."
Sayfa 35 - Can çocuk
"Bakılamıyor efendim... İmkânı yok gözlerine bakılamıyor. Çenesine kadar hadi neyse ama başınızı daha yukarı kaldırdınız mı gözleriniz iki kuvvetli projektörle karşılaşmış gibi kamaşıyor, çarpılıp sersemliyor, bir şeyler oluyorsunuz..."
Sayfa 33 - Can çocuk
"Atatürk'ün gözlerine bakılamaz" denmişti çünkü.
Sayfa 33 - Can çocuk
Reklam
"Bu gün batımına erişmek için ne kadar kan döktük biliyor musunuz?"
Sayfa 16 - Can çocuk
“Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu yeterlidir…”
Atatürk ile ilgili Hatıra
"1930'lu yıllar... Atatürk, Cumhurbaşkanı... Özel kalem müdürü olarak, hayatı boyunca Atatürk'ün yanında bulunan Hasna Rıza Soyak, bir görevle gittiği İstanbul'dan Ankara'ya döner dönmez hemen Köşk'e koşar. Çalışanlarına Atatürk'ü sorar. Çalışanlar, biraz kaygılı, "İki gün, iki gecedir sürekli okuyor; birkaç kere banyo yapıp şezlongda dinlendi, o kadar..." derler l. H. Rıza Soyakz Atatürk'ün yatak odasına koşar hemen. Kapıyı çalıp açtığında, Atatürk'ü elinde kitap, yatağın ortasında otururken bulur. Atatürk'ü daha önce de, defalarca yatağında bağdaş kurmuş kitap okurken gören H. Rıza Soyak için yadırgatıcı bir durum değildir bu. Tuhaf olan, Atatürk'ün sağında solunda, atılmış gibi duran, mendil büyüklüğündeki, ince, beyaz kumaş parçalarıdır. H. Rıza Soyak, merak içinde, "Paşam, bunlar nedir?" diye sorar. Atatürk, okuduğu kitaba o kadar dalmıştır ki, H. Rıza Soyak'ı ancak o zaman fark eder. "Bu mu?" der. elindeki kitabı göstererek, "Kitap... Elime bir kitap geçti, bilmem ne kadar zamandır okuyorum." H. Rıza Soyak, "Hayır .. O beyaz kumaş parçaları..." "Onlar mı? Okurken sık sık gözlerim yaşarıyor... Fakat onun da çaresini buldum. Beyaz bir tülbent aldırdım, parça parça kestirdim; yaşardıkça gözlerimi siliyorum." Anlatan Hasan Rıza Soyak Yakınlarından Hatıralar, Sel Yayınları, İstanbul, 1955, s. 8
Sayfa 47 - Can
Ankara Kedisi
Atatürk'ün kedisi var mıydı? Çankaya Köşkü'nde, köşkün içinde kedisi olduğunu, onunla röportaj yapan Paris Journal gazetesi muhabiri Poul Erio'dan öğreniyoruz. Erio, röportaj yapmak için Atatürk'ün çalışma odasına adımını attığında, beyaz, uzun tüylü küçük bir Ankara kedisinin, karşıdaki divanın üstüne boylu boyunca uzanmış olarak kendisine baktığını yazmaktadır.
Sayfa 50 - Can ÇocukKitabı okudu
67 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.