NERİMAN: Karun kadar zenginmiş.
İSMAİL: Öyleyse bu bir alışveriş.Sen de satılan mal oluyorsun demek.Peki nasıl razı oldun?
NERİMAN: Dedim ya amca, dükkanda kalıp bayatlamaktansa. Hani camekânda aylarca durarak taş kesilmiş kurabiyeler, renkleri değişmiş şekerler vardır, onlara benzemek istemiyorum.