Çin Gönderileri
Çin kitaplarını, Çin sözleri ve alıntılarını, Çin yazarlarını, Çin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğitimdeki atılımın şekilde değil özde değişime yönelik olması gerekir. Bu yöndeki girişimler eğitim istatistiklerini değil, ülke insanlarının dünyayı anlama ve onu biçimlendirme yeteneklerini geliştirmeyi hedeflemelidir. Okul öncesinden başlayarak amaç, merak eden, öğrenmekten ve kabul edilenin ötesine geçmekten zevk alan, insanlığın birikimini almış ve özümsemiş, bu birikimi daha öteye götürebilecek beceriler kazanmış bireylerin ortaya çıkmasına ortam ve olanak sağlamalıdır.
GELECEK ÇİN, DÜNYA VE TÜRKİYE
Ancak yabancı şirketlerle Çinli şirketlerin pazarları arasındaki olası fırsat alanları, bir ölçüde yabancı şirketlerin pazarlarını aşağıya
doğru, daha çok da Çinli şirketlerin pazarlarını yukarı doğru genişletmesiyle birçok ürün için bir süre sonra yok olacaktır. Türk şirketlerinin Çin pazarlarında kalıcı başarı sağlamaları ürün ve süreç yenilikleri yapmak, bu yeni pazarın gereksinimlerini karşılayacak farklı ürünler sunma becerilerine bağlı olacaktır. Belirttiğimiz gibi ülkenin önümüzdeki dönemde karşılaşması olası çok sayıda sorunla başa çıkma becerisi de buna, yani bilgi gücünü geliştirmesine bağlı olacaktır
Daha önce belirtmiş olduğumuz gibi günümüzde Çin sanayi sek- töründe, hemen her üründe pazarın kalite ve ürün özelliklerinin önemli olduğu üst bölümüne yabancı şirketler, maliyetin önemli olduğu alt bölümlerine ise Çinli şirketler hâkim durumda bulunuyor. Türk şirketlerinin pazarların üst bölümlerinde ürün özellikleri açısından yabancılarla, alt bölümlerinde de maliyet açısından Çinli şirketlerle rekabet gücü sınırlı bulunuyor. Ancak Türk şirketleri, ülkenin daha yüksek kişi başına gelir düzeyi ve Batı ekonomileri ve kültürü ile daha uzun zamandır etkileşim içinde bulunmaları nedeniyle, yönetim, pazarlama, kalite kontrol teknikleri ve uygulamalarında Çinli şirketlerin genel olarak ilerisinde bulunuyor ve bu durumu daha bir süre sürdürebilir görünüyorlar. Türk şirketlerinin bu avantajlarından yararlanarak, Batılı ve Çinli şirketlerin sınırında kalan alanlarda, bazı şirketlerin günümüzde Avrupa pazarlarında başardığı gibi, iyi fiyat performans sağlayan ürünler sunarak yer edinmeleri olanaklı olabilir. Bu yönde çaba göstermenin, geleceğin en önemli pazarını öğrenmek açısından, bir seçenekten çok zorunluluk olduğunu söyleyebiliriz
Yeni Dönemde Türkiye İçin Stratejik Yönelimler
Önümüzdeki değişim dönemine hazırlık olarak Türkiye'de, her şeyden önce birey ve kurumların dünyanın ekonomik ağırlık merkezi adayı olan bölgeleri ile ilgili, şu anda kabul edilemez derecede düşük düzeyde olan bilgi birikiminin hızla artırılması gerekir. Üniversiteler başta olmak üzere bilgi üreten ve paylaşan kurumların Çin başta olmak üzere bölge ülkelerinin ekonomileri, politik sistemleri, toplumsal yapı ve dinamikleri, iş ortam ve olanakları üzerine araştırmalar yapması ve uzmanlar yetiştirmesi gerekir.
Yerel Yönetimler ile Disiplin Denetim Komisyonları
Disiplin Denetim Komisyonları sistemi, Çin Komünist Partisi örgütlenmesinde Organizasyon Departmanları gibi çok önemli bir yer tutuyor. Organizasyon Departmanları, Parti ve devlet örgütlerinde nitelikli yönetici kadrolar oluşturmak; Disiplin Denetim Komisyonları ise, bu kadroların davranışlarının Parti kural, ilke ve hedeflerine uyumunu sağlamakla görevli bulunuyor. Bu bağlamda yolsuzlukların önlenmesi, saptanması ve cezalandırılmasının sağlanması bu komis- yonların görevlerinin başında geliyor. Anayasaya göre yolsuzluklar dahil kanunlara göre suç olan her türlü davranışın soruşturulması, Savcılar Yüksek Kurulu (Supreme People's Procuratorate) liderliğindeki savcılık kurumunun yetkisinde bulunuyor. Ancak uygulamada, Parti üyelerinin görevleri ile ilgili uygunsuz davranışlar Disiplin Denetim Komisyonları tarafından soruşturuluyor. Bu komisyonların suçlu bulduğu Parti üyeleri uyarı, rütbe indirimi, görevden alma gibi cezalara çarptırılabiliyor veya komisyonun kararına bağlı olarak Parti'den çıkartılarak haklarında hukuki sürecin yürütülmesi için savcılık kurumuna devredilebiliyorlar. Kısacası bu komisyonlar, Parti içi yargı organı işlevi görüyorlar
Döviz Rezervlerinin Yarar ve Yararsızlığı
VII. Bölüm'de görmüş olduğumuz gibi Çin'in resmi döviz rezervleri 2014 yılı ortalarında 4 trilyon ABD doları düzeyine ulaşmıştı. Bu rezervler merkez bankasının RMB'nin değerlenmesini kontrol altında tutmak için yaptığı döviz alımları sonucunda hızla büyüyordu.
Döviz rezervlerinin, gelişmekte olan ülkelerin zaman zaman karşılaştıkları ödemeler dengesi sorunlarına karşı bir tür sigorta oluşturduğu herkesçe kabul edilse de, bu işlevi yerine getirmek için ne bü- yüklükte döviz rezervi gerektiği üzerinde bir fikir birliği bulunmuyor." Bununla beraber birçok yorumcu, kısa vadeli borçlar, aylık ithalat ödemeleri gibi döviz gereksinim ölçütleriyle bakıldığında, bu düzeyiyle Çin'in döviz rezervlerini gerektiğinden büyük olarak nitelemekteydi. Daha sonra ele alacağımız 2015 ve 2016 yıllarındaki gelişmeler bu değerlendirmenin doğruluğunu şüpheli duruma getirdi. Bununla beraber, sürekli rezerv artışına yol açan bir döviz kuru politikasının, er ya da geç, gerektiğinden büyük rezervlere yol açacağı da bir gerçek. Merkez bankaları ülke döviz rezervlerini, risksiz ve kolayca nakde çevrilebilir olmaları nedeniyle genellikle bu rezervleri oluşturan paraların kaynağı olan ülkelerin devlet tahvillerinde değerlendirirler.
DARBOĞAZLAR VE ÖNLEMLER: FINANSAL SİSTEM SORUNLARI
Ancak ABD dolarının uluslararası para olması yalnız ABD'de yerleşikleri ilgilendiren bir olgu değil. Günümüzde uluslararası ticaret ile ilgili ödemelerin yarıya yakın bir bölümünde ödemeler ABD doları üzerinden yapılıyor, buna karşılık ABD'nin dünya ithalat-ihracat hacmi içindeki payı yüzde 10 dolayında bulunuyor. Yani doların dış ticarette kullanımının büyük bir bölümü, ABD'nin taraf olmadığı, diğer ülkeler arasındaki işlemlerde gerçekleşiyor. ABD dışındaki ülkeler arasındaki ticaretin önemli bölümünde, örneğin Çin ile Türkiye arasında, fiyatlar genellikle dolar üzerinden belirleniyor ve ödemeler büyük ölçüde dolar olarak yapılıyor. Dış ticaretin yanında, doların bazı ülkelerde, bazı dönemlerde yurtiçi kullanımda da yerli paranın yerini aldığını da görebiliyoruz. ABD doları finansal işlemlerde, özellikle de döviz piyasalarında, daha da baskın bir role sahip bulunuyor. 2013 başlarında tüm dünyada günlük hacmi 5 trilyon dolar idi.
Ülke Parasının Uluslararası Kullanımı
Uluslararası Para Olmak
Bir ülke parasının uluslararası olmasının ne anlama geldiğini kavramak için, günümüzün bir numaralı uluslararası parası ABD dolarının özelliklerine bakmakta yarar var. ABD'de yerleşik kişi ve kuruluşlar için ABD dolarının uluslararası nitelik taşıması, ithalat ve ihracat yaparken, borç alıp verirken kendi ülke paralarını kullanabilmeleri anlamına geliyor. ABD'de yerleşik kişi ve kuruluşlar ihracat yaparken mal bedelini genellikle ABD doları cinsinden belirliyorlar, karşı taraf da ödemeyi bu para biriminde yapıyor. Bu ülkede yerleşik kişi ve kuruluşlar "döviz" derdi olmaksızın diğer ülkelerden aldıkları mal ve hizmetlerin bedelini kendi paraları ile ödeyebiliyorlar. Aynı şekilde ülkede yerleşik kişi ve kuruluşlar yanında devlet, yurtdışında yerleşiklere borç verirken veya onlardan borç alırken bunu ülke parası üzerinden gerçekleştirebiliyor
Yerli firmaların çalışanları, o ülkenin insanları
olarak bu gereksinimleri çok daha iyi
anlayabilir, bunların ortaya çıkardığı fırsatları
çok daha çabuk kavrayabilirler. Bu nedenle Çinli
üreticiler ülkenin gelir düzeyi yükseldikçe
ortaya çıkacak fırsatları değerlendirmek üzere yeni ürünler geliştirmeye daha çok yönelecek ve bu alanda giderek daha yetkin
duruma gelecektir. Çinli üreticilerin bu fırsatları değerlendirmekteki bir diğer avantajı da, daha önce sözünü ettiğimiz gibi, ülkede bilim ve mühendislik alanlarında eğitilmiş insan kaynağının bol ve ucuz olması. Çin'de işgücü
maliyetleri yalnız mal üretimi değil, bilgi üretiminde de rakip ülkelere göre çok düşük düzeylerde bulunuyor. Huawei, Spreadtrum,
RDA, Suntech gibi yukarıda sözünü ettiğimiz
şirketlerin başarılarında, araştırma-geliştirme
faaliyetlerine rakiplerinin ülkelerindeki mühendis ve araştırmacı ücret düzeyleriyle
yapamayacağı kadar çok araştırmacıya iş
vermesi önemli bir rol oynuyor.
Huawei, Lenovo, Xiaomi ve Diğerleri
Çin'in Huawei şirketi gelir büyüklüğünde 2012 yılında Ericsson'u geçerek dünyanın bir numaralı bilgi iletişim sistemleri üreticisi olma unvanını aldı. Huawei ve ZTE gibi Çinli şirketler artık, Ericsson, Alcatel-Lucent, Cisco, Nokia gibi şirketlerle beraber bu pazarın liderleri arasında bulunuyorlar.
Bir Çin şirketi olan Lenovo 2014 yılında ABD'nin HP ve Dell şirketlerinin önünde dünyanın en büyük kişisel bilgisayar üreticisi konu- mundaydı.
Çin'in dev cep telefonu pazarına, özellikle de akıllı telefon olarak nitelenen bilgisayar işlevli telefonlar pazarına yakın zamanlara kadar Samsung, Apple, Nokia gibi yabancı şirketler hâkimdi. 2014 yılında bu pazarın lideri Çin'in yeni yıldızlarından Xiaomi idi; ülkede akıllı telefon satışlarının büyük bölümü Xiaomi, Lenovo ve Huawei yanında çok sayıda yerli üretici tarafından gerçekleştiriliyordu. Xiaomi, Lenovo ve Huawei dünya akıllı telefon pazarının da önde gelen oyuncuları arasına girmişlerdi; dünyada en çok akıllı cep telefonu
satan şirketleri sıralamasında Samsung ve Apple'dan sonra bu üç şirket yer alıyor.