Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim?

Ahmet Bulut

Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? Gönderileri

Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? kitaplarını, Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? sözleri ve alıntılarını, Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? yazarlarını, Çocuklarımıza Namazı Nasıl Sevdirelim? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hz. Peygamber (sav)çocuklarla bizzat ilgilenmiş, sevinciyle sevinmiş, hüznüyle hüzünlenmiştir. Oyunlarına ortak olmuş, onlarla çocuklaşmış, aralarındaki engeli ortadan kaldırmıştır.
Sayfa 146Kitabı okudu
Sevgili Peygamberimiz (sav)'in zamanında mescide ailece gidilirdi. Sabah ve yatsı namazlarına bile çocuklar anneleriyle gider, onlar da orada yerlerini alırlardı. Kimi oynar, kimi namaza eşlik ederdi. Bazıları ise namazdayken ağlardı. Efendimiz onlara kızmaz, bağırmazdı. Onların mescide gelmesine asla engel olmazdı. Çocuklar O'nu sever, O da çocukları severdi. O, yarının büyüklerini bu feyizli, bereketli ortamda yetiştirmek istiyordu.
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
Sadece "Sana inandım" demek yeterli olsaydı, başta peygamberler böyle yapardı. Onlar imanlarının gereği olarak ibadetlerini de en güzel şekilde yaptılar ve bize örnek oldular. İnandım demek bir iddiadır. Onun ispatı ise ibadetlerdir. Yani Allah'ın istediği gibi yaşamaktır. Onun da elle tutulur, gözle görülür en somut ifadesi, namazdır.
Sayfa 112Kitabı okudu
Beni seçtin ve insan olarak yarattın. Insanlar içinde de Müslüman bir anne-babadan dünyaya getirdin ve kendine muhatap kıldın. Beni adam yerine koydun, peygamberler ve kitaplar gönderdin. En güzeli de son peygamber Hz. Muhammed'e (sav) ümmet eyledin, Kur'an-ı Kerim'le şereflendirdin. Bütün bunlarla dünyada nasıl mutlu olacağımı gösterdin. Hepsine teşekkür etmekten acizken bir de Senin emrine uyarsam ebedi hayatla, cennetle müjdeledin. Bütün bunlara karşılık sadece benden Seni tanımamı ve Sana kulluk etmemi istedin.
Sayfa 111Kitabı okudu
Günde bir saatini namaza ayıran ebedi hayatında neler kazanacağını bir bilse, gece-gündüz namaz kılmaktan başka bir iş yapmak istemezdi.
Sayfa 103Kitabı okudu
Anne-babalar çocuğun fiziki İhtiyaçlarını karşılamak için çalıştıkları gibi, onların dini yönden bilgi ve şuur kazanması, ahlaki ve dini davranışları elde etmesi, ibadetle ilgili davranışları severek ve isteyerek yerine getiren bir birey olması için de, gerekli çabayı göstermesi gerekir.
Reklam
Amacımız çocuklara zorla namaz kıldırmak mı yoksa namazı sevdirmek mi? Yapacağımız her davranışta, söyleyeceğimiz her sözde aklımızdan çıkarmamamız gereken esas bu olsa gerek. Sözü güzel söylemek prensibimiz olacak. Onlara bir büyük gibi davranacağız. Onlar yarınların büyüğü olacak. Şahsiyeti yok edilmiş bir nesilden hayır çıkmayacaktır.
Hz. Peygamber hayatı boyunca hiçbir çocuğu dövmemiş, bilakis onlara gösterilmesi gereken sevgi ve şefkatin en güzel ömeğini vermiştir. Bunun için ailede gerçekleştirilen din ve namaz eğitiminde verilecek ceza türlerine dikkat etmeli, özellikle dayak gibi fiziki cezalara başvurmamalı. Bu ceza türünün çocuklar üzerinde olumsuz etkileri oldukça büyüktür.
Çocuğunuz namazlarını düzenli kılmaya başladığında bunu aile içinde ve arkadaş çevresinde gündem yapın. Onun da duyacağı şekilde sevincinizi anlatın. İnsan, takdir edilmekten, beğenilmekten hoşlanır.
Bugün yaptığımız en büyük yanlış, işimizi, sohbetimizi, misafirimizi, alışverişimizi, uykumuzu ve cemaat faaliyetlerimizi namazımızın önüne koymamızdır. Bu nedenle hem işlerimizin bereketi olmuyor, hem de namaz konusunda nefsimiz ve neslimiz tembel davranıyor.
Reklam
Çocuğun, duygu ve düşüncesinin şekillenmesinde arkadaş çevresi çok önemlidir. Eğer çocuk kötü bir çevre edindiyse, onu derhal oradan uzaklaştırmalı, itimat edeceğiniz uygun bir yere göndermelisiniz. Hatta doğup büyüdüğü mahallede etrafını kötü arkadaşlar sarmışsa; belli yollarla onu mutlaka, o arkadaşlarına karşı izole etmeli, başa çıkamıyorsanız okuldan alıp başka bir beldeye göndermelisiniz. Ancak orada da ilk tanışacağı arkadaşlarının dindar, iffetli, namuslu olmalarını sağlamalısınız.
Çocuklara Allah'ın nimetlerini yaşlarına göre, kavrayabilecekleri şekilde anlatmalıyız. Örneğin ilkbaharda, ölümünden sonra dirilen doğayı seyrettirelim. Kupkuru toprağa bu güzelliği bahşedeni tanımasına yardımcı olalım. Yemyeşil bezenmiş yeryüzünde açan rengarenk çiçekleri, bin bir çeşit meyveleri, enfes tat ve kokuları verenin Allah olduğunu göstermeli, anlatmalı ve yaşatmalıyız. Nimetlere hayran kalan yavrularımız bunları veren Allah'ı sevecek, O'na teşekkür edecek ve bunlara hem bu dünyada hem de ahirette sahip olmak için O'na seve seve ibadet edecektir. İnsanoğlu kendisine iyilik edeni sevecek kabiliyette yaratılmıştır. Hele bu bütün nimetlerin sahibi Yüce Allah ise...
Allah, kulunu cezalandırmak için yaratmamıştır. Kulunu sevmek için yaratmıştır. Sevmiş ki kendine muhatap kılmıştır. Kulun başına gelenler kendi elleriyle işledikleri yüzündendir. Çoğunu da affetmiştir. O kuluna sayamayacağı kadar çok nimet vermiştir. Dağlar kalem olsa denizler mürekkep yine de bu nimetleri yazamaz.
Şimdi siz de kendinize sorun bakalım. Siz çocuğunuza Allah'ı nasıl anlattınız? Allah deyince çocuğunuzun zihninde neler canlanıyor? Gönlünde hangi duygular oluşuyor? Bu soruların cevabı çok önemlidir. Doğru adım attıysak hedefe ulaşmamız kolaylaşacaktır.
Çocuklarınız sevdikleri bir şeyle meşgulken sakın onlara namaz diye diretmeyin. İşlerinin bitmesini bekleyin ya da sadece hatırlatın. Hatırlatırken de üslubunuza dikkat edin. Kur'an'ın üslubunu kullanın. "Yavrucuğum" veya "oğulcuğum" diye seslenin. Ses tonunuza dikkat edin. Tatlı ve yumuşak söyleyin sözünüzü. Unutmayın tatlı dil yılanı bile deliğinden çıkarır. Çocuğunuzu kendinize ve namaza düşman etmek istiyorsanız, işte tam sırası. Onları sert bir dille eleştirin. Kaba sözlerle namaza kaldırın ve zorla namaz kıldırın. Böyle yaparsanız sizi ve namazı asla sevmeyeceklerdir!
202 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.