Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cumhuriyetin 50. Yılı İçin Köylerimiz

Afet İnan

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Türk kadını köyünde erkeğinin yaptığı her işi ayırt etmeden görür. Şehirlerde okullar ve her ödev kendisi için açıktır. O, öğretmendir, yargıçtır, bankacıdır, yüksek ziraatçidir, doktordur, kimyagerdir, profesördür, mü­hendistir, mimardır, havacılıkta pilottur, sanatkardır, belde işlerinde sözü geçen üyedir, milletvekilidir ve en nihayet Türk vatanını kurtaranları ve ko­ruyucuları yetiştiren anadır ve yurda hizmet etmek için çalışan bir varlıktır.
Evim Dr.Rifat İnan ile Rize'ye uğramıştık ve şehri geziyorduk. Ben mısır ekmeği istemiştim. Fakat fırında bulamamıştık. Kahvede otururken sorduğumuz zaman, kahvecinin anlatımı şöyle idi. Bulunduğumuz salonda ortada bir kaç soba vardı. Bana karadeniz şivesi ile mısır ve buğdayı şöyle anlattı: Şu sobanın üstüne bir tarafına mısır taneleri, bir tarafa da buğday serpsek ne olur? Mısırlar patur patur patlar, buğday olduğu yerde kavrulur. Işte biz karadeniz'liler hiç durmaz etrafa yayılırız. Çünkü mısır ekmeği yiyoruz. Buğday ekmeği yiyenler ise orta Anadolu halkı oldukları yerde kalırlar.
Reklam
mısır-buğday.. (= (=
Karadeniz kıyılarının denizden görünüşünde ne güzel köy ve kentlerimiz vardır. Yeşillik yamaçlarda kırmızı kiremitleri ile serpilmiş köy evleri, mutlu aile yuvalarının sembolü gibidirler. Buralardaki sosyal yaşantıda ev ve tarım işleri daha çok kadınlarımızın çalışmalarıyle yapılır. Çünkü erkek vatandaşlar ya deniz ürünlerini çıkarırlar veyahut diğer kentlerde belirli mevsimlerde başka işlerde çalışırlar. Genellikle ekonomik düzen böyle işler. Bu münasebetle karadenizli bir kahveci vatandaşın söylediklerini anıyorum. Eşim Dr. Rifat İnan ile (1940) Rize'ye uğramıştık ve şehri geziyorduk. Ben mısır ekmeği istemiştim. Fakat fırında bulamamıştık. Kahvede otururken sorduğumuz zaman, kahvecinin anlatımı şöyle idi. Bulunduğumuz salonda ortada bir saç soba vardı. Bana karadeniz şivesi ile mısır ve buğdayı şöyle anlattı: Şu sobanın üstüne bir tarafına mısır taneleri, bir tarafa da buğday serpsek ne olur? Mısırlar patur patur patlar, buğday olduğu yerde kavrulur. İşte biz Karadeniz'liler hiç durmaz etrafa yayılırız. Çünkü mısır ekmeği yiyoruz. Buğday ekmeğini yiyenler ise Orta Anadolu halkı oldukları yerde kalırlar.
Bu gibi ağaçların meyvelerini koparırken dahi onları incitmemek isterim. Kuruyan bir ağacın ölümüne ağlarım.
"Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, mutluluk ve varlığa hak kazanmış, en çok lâyık olan köylüdür. Bundan dolayı, T.B.M. Meclisi Hükümetinin ekonomi politikası, bu amacının temelini üretime yöneltmiştir." Mustafa Kemal Atatürk 1 Mart 1922
Reklam
Ben,ağaçları insanlar gibi çeşitli tabiatlara sahip yaşayan varlıklar olarak görür, onlarda çok şeyler bulurum.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.