Bir fincan ıhlamura kurabiye çörek batırıp, porselen fincanda geçmişin çiçek açacağını ummaktan vazgeçmiştim. Zaten kaç kez denemiş, boş yere beklemiş, geçmişin geri gelmediğini görmüş, saptamıştım.
Zamanın yıpratıcılığını silemezsin: Eskimiştir, sarı, pembe, mavimsi krizantemlerin rengi atmıştır. Kirli gibi durur; istediğin kadar yıka!, zamanın kirinden pasından arındıramazsın.