Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hayaller Efsaneler Gerçekler

Dedem Enver Paşa

Fatih Bayhan

Dedem Enver Paşa Sözleri ve Alıntıları

Dedem Enver Paşa sözleri ve alıntılarını, Dedem Enver Paşa kitap alıntılarını, Dedem Enver Paşa en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şimdi rahmetli Nevzat Kösoğlu Bey'in bir cümlesini aktarmak istiyorum. " Komutanlar Enver Paşa' ya ayak uydurmadılar. Plana uymayan bu komutanlar Enver Paşa hakkında olumsuz propaganda yapan komutanlardır. SARIKAMIŞ BİR VATAN MÜDAFAASIDIR. ŞEHİT SAYISIYLA SİYASET YAPMAK ALÇAKLIKTIR.Çanakkale' de 250bin şehit verdik, hiç kimse hesap soruyor mu, hayır. Herhalde bir savaş kazanınca şehit, kaybedince ölü oluyor."
Halk, "felaketten sorumlu tuttuğu" İttihat Terakki Partisi'ne ve İttihatçılara ateş püskürüyordu. Şehirde, eski iktidar sahiplerinden birkaçının "Galata Köprüsü üzerindeki sokak feneri direklerine asılacakları" yolunda dedikodular duyulmaya başlandı. Bu tür gelişmeler üzerine İttihat ve Terakki Partisi'nin ileri gelenleri Enver Paşa'nın evinde toplanarak yurtdışına çıkma kararı almışlardı. Aralarından İttihat ve Terakki Genel Sekreteri Mithat Şükrü son anda kararından vazgeçerek İstanbul'da kalıyor.
Sayfa 184Kitabı okudu
Reklam
Enver Paşa'dan Naciye Sultan'a
"(...) Bak! Benim ölümüme sakın üzülmeyesin. Sabırlı ol. Hele bir düşün benim şehid olmam senin için ebedi bir iftihar kaynağı olacaktır. Ayrıca, ikinci bir arzum daha vardır. O da Mustafa (Kemal) Paşa ile ilgilidir. Onun başarıya ulaşması için mümkün olan hiçbir yardımı esirgeme. Zira Allah onu bu memleketi düşmanlardan kurtarsın diye görevlendirmiştir."
Sayfa 199Kitabı okudu
Enver Paşanın Şehit Oluşu
Enver Paşa'nın şehadet günü Ramazan Bayramı'nın ikinci gününe rastlıyor. Demek ki Ramazan ayı boyunca Tacikistan'da Ruslarla savaş halinde. Pamir Dağları civarlarında, Çeğen köyü. Orada herhalde casuslar vardı. Enver Paşa'nın karargahındaki Ruslara haber gönderiyorlar, bir Rus tugayı, büyük bir birlik, Enver Paşa da kendi askerinin çoğunu bayramlaşıp dağıtmış, bayram ziyareti için evlerine gitsinler diye. İkinci gün oluyor. O zaman anlıyor zaten şehit olacağını, beyaz atına atlayıp, elinde kılıç, mitralyözlere karşı gidiyor. Birkaç tane Rus askerini öldürüyor, bir mitralyözü de saf dışı bırakıyor ama diğer bir mitralyöz onu vuruyor. Fakat Ruslar anlamıyorlar bunun Enver Paşa olduğunu, hatta çizmelerini çalıyorlar. Ondan sonra, farkına varıncaya kadar Tacikler kaçırıyor ve çok enteresan bir mezar yapıyorlar bulunamasın diye. Çünkü Ruslar Enver Paşa'yı alıp Moskova'ya götürmek istiyor.
Sayfa 222Kitabı okudu
Dedem Enver Paşa, Gagavuz Türklerindendir.
Dedeniz katil mi idi?
Sayın Murat Bardakçı'nın yazısının bir kısmını eklemeyi görev telakki ediyorum: Meselenin aslı, astarı, ve sairesi şudur: "1915'te yaşananlar soykırım idi" veya "Tehcir, Ermenilere karşı yapılmış planlı bir toplu kıyımdır" deyip o senelerde olup bitenlerden dolayı özür dilemek ile "Benim dedem katildir" demek arasında hiçbir fark yoktur! Unutmayalım, Türkiye Cumhuriyeti 1923'te gökten inerek var olmamıştır. Türkiye, öncelikle Lozan'a göre Osmanlı İmparatorluğunun hem devamı hem vârisidir, bugünün Türk vatandaşı olan hemen herkesin dedeleri yahut büyük dedeleri geçmişteki imparatorluğun vatandaşlarıdırlar ve onların soykırım yapmış oldukları iddiasını kabul ederek özür dilemek, birkaç nesil önceki büyüklerimizin "katil" olduklarını peşinen kabul etmek demektir. Hele, "Bu işi biz değil, Osmanlı zamanında İttihatçılar yapmışlardı, bizim Osmanlı ile alakamız yok, dolayısı ile tehcir meselesi Türkiye'yi alakadar etmez," şeklindeki sığ ucuzluklar da kendimizi küçük düşürüp karakter zaafımız konusunda etrafı hayrette bırakmaktan başka bir işe yaramaz. Endişem "yüzleşme" yahut "açılım" gibisinden kavramları her zaman yaptığımız gibi bir taraflarından çekiştirerek başka noktalara ve bir yerden sonra da "özür" boyutuna getirmemiz, dolayısı ike dedelerimize "katil" yaftasının vurulmasıdır. Özür dilemekle bilerek yahut bilmeyerek dedelerinin katil olduğu peşinen kabul edenler için bir şey diyemeyeceğim ama benim dedelerim ve daha birçok dostumun ceddi öyle katil falan değildi.
Sayfa 179Kitabı okudu
Reklam
Naciye Sultan anılarında, "Abdürrahim Efendi'yle (II. Abdülhamit'in oğlu) bir kere çok yakın akrabayız, evlenmem doğru olmaz, evlenirsem sıkıcı olarak gördüğüm saray hayatına başka bir sarayda devam edeceğim. Halbuki bu genç 'hürriyet kahramanı' binbaşıyla evlenirsem beni başka güzel maceralar bekliyor," diyor.
Sarıkamış bir vatan müdafasıdır. Şehit sayısıyla siyaset yapmak alçaklıktır. Çanakkale' de 250 bin şehit verdik, hiç kimse hesap soruyor, mu hayır. Herhalde bir savaş kazanınca şehit, kaybedince ölü olunuyor.
Sayfa 109Kitabı okudu
Enver Paşa büyük düşünmüştür, muhteristir fakat iman ettiği büyük hayalleri ile takdire şayan bir komutan ve vatanseverdir!
Nuri Paşa'nın, İslam ordusu komutanıyken yaveri, zamanında Yüzbaşı Asaf diye bilinen Kılıç Ali'ydi. Kılıç Ali'nin de Enver Paşa'ya karşı büyük saygısı vardı. Atatürk'e "Enver Paşa'nın çocukları, ailesi yurtdışında sefalet içinde. Böyle yaşamalarına izin vermeyelim paşam," diyor ve Nuri Paşa'nın onlara maddi yardımda bulunması izni çıkıyor. Nuri Paşa'nın o zamanlar bir silah ve mühimmat fabrikası var, yardım gönderiyor ve o şekilde geçiniyorlar.
218 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.