O sırada küçük masa üzerinde duran kitaplarımdan biri yere düşmüştü. Eğilip aldım. Bu, henüz sayfalarını açmamış olduğum (Kızıl Puhu) adındaki eserdi. Kapağında, kanlı hatlarla çizilmiş bir baykuş resmi vardı. Fakat bu baykuş son derece sanatkarane bir şekilde, güzel bir genç kadının portresiyle kaynaştırılmıştı. Kadının eşsiz bir çekiciliği olan iri siyah gözleri, insanın ruhunu meş'um bir kudretle büyülüyordu.