Bir İzmir polisiyesi olan 'Dipsiz Kuyu' romanı, suçun kol gezdiği Kuruçay semtinin sakinlerinin gasp, uyuşturucu, kapkaç ve bir çok suçu bağrına basan, birbirine hem düşman ama dışarıdan gelen bir yabancıya karşı dost olan bir suç şebekesini konu ediyor...
Bir cinayet soruşturmasını sürdüren Komiser Cengiz girdiği bu semtte sert insanlarla karşılaşıyor fakat görevi gereği araştırmasını sonuna kadar götürmekte ısrarcı davranıyor...
Büyük patronun sırrını çözmek istiyor fakat sayfalar ilerledikçe cinayetlerin seyri değişiyor. Uyuşturucu satıcılarının birbirleri ile iletişimi, şifreli mesajlarını çözmek için var gücü ile çalışan Başkomiser Cengiz ve ekibini bekleyen zorluklar ise düşündüklerinden daha da zor. Komiser Cengiz' in nereye elini atsa elinde patlayan bombanın ucunun nereye kadar gideceğini bilmemesi suç şebekesinin iştahını kabartmaya yetiyor fakat hesap edemedikleri bir şey var! O da tuttuğunu koparan
Cengiz komiserin zekası...
Kurgusunu oldukça başarılı bulduğum bu ilk kitabın hatası yok mu? Var :) Kurguyu bozmadığı ve bir ilk kitap olduğu için yazara şans verilmeli. Şahsen ben takipçisi olacağım :)
Yazım dili sade ve yalın ben çok merak ve keyifle okudum ve siz tüm polisiye severlere okumanızı tavsiye ederim...