Ama bilemiyorum ne deliliktir, ne değildir; kim karar verebilir kesinlikle. Çünkü galiba her adamın içinde deliden de, akıllıdan da ötede bir başka adam var ve o adamın delice ve akıllıca işlerine aynı tiksinme ve aynı şaşkınlıkla bakıyor içerden.
Kadınların yaşaması zor, gerçekten böyle. Kimi kadınlar. Anamı hatırlıyorum, yetmiş yaşından fazla yaşadığını. Her gün çalıştı, güneşte, yağmurda; son çocuğu doğduktan sonra bir gün hastalanmadı, ta ki bir gün şöyle bir çevresine bakındı, sonra gidip o dantel işlemeli, kırk beş yıl sandıktan çıkarıp kullanmadığı geceliğini aldı, giydi, yatağa yatıp, örtüleri üstüne çekip gözlerini kapadı. "Siz hepiniz babanıza elinizden geldiği kadar iyi bakmalısınız," dedi. "Ben yoruldum."