Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dünya'da ve Türkiye'de Masonluk ve Masonlar

İlhami Soysal

Dünya'da ve Türkiye'de Masonluk ve Masonlar Hakkında

Dünya'da ve Türkiye'de Masonluk ve Masonlar konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
7.2/10
6 Kişi
24
Okunma
10
Beğeni
2.507
Görüntülenme

Hakkında

Kâğıdın köşesine "HKEMBL" harfleri yazılmış. Görünce sanırsınız ki, Marksistli-Leninstli sol fraksiyonlardan birinin kısaltılmış adıdır. Bilemediniz, değil. - Ankara vadisindeki belirli geometrik noktada yapılacak çalışmamıza katılarak bize ışık tutmanızı... Yazının bu bölümünü de okuyunca "tamam" dersiniz; - Gizli örgüt çalışması... Hayır, hayır, yine bilemediniz. Gizli örgüt çalışması da değil bu. Ya ne? "Türk Yükselme Derneği" adıyla "mason örgütü"nün toplantılarından birinin çağrı mektubu. "HKEMBL" ne demek? "Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası" demek. Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası üçgül kolu "Ankara vadisindeki belirli bir geometrik nokta"da buluşup, "hariciler hakkında" karar verecekmiş. Kimmiş bu "hariciler?" "Hariciler" de, mason olmak için başvuruda bulunanlara verilen admış.. Loca toplantısında "kardeşlik sofrası" kurulurmuş, yemek yenilirmiş, falan da filan.. Demokratik bir ülkede bu tür örgütler kurulabilir. İsteyen bu localara girer, isteyen girmez. Bunlar Batı'daki her ülkede bulunan "seçkin kulüpler"dir. İtalya'da P-2 Mason Locası bir siyasal güçtür. İçinde Mafya vardır, Vatikan vardır, generaller vardır, istihbarat örgütü üyeleri ve ' işadamları vardır. Cumhuriyet döneminde mason locaları 1935 yılında Atatürk'ün emri ile kapatılmıştır. İlhami SOYSAL, 'Türkiye'de ve Dünyada Masonluk ve Masonlar" başlıklı kitabında, 27 Aralık 1938 tarihli "Yedi Gün Dergisi"ne dayanarak, Atatürk ile "Mason Üstad-ı Azami" Dr. Mim Kemal Öke arasında geçen şu konuşmayı aktarmaktadır; - Tanık olarak, o konuşmanın geçtiği Atatürk'ün masasında Ağaoğlu Ahmet, Köprülü Fuat, İsmail Hakkı (Muhtemelen Tonguç) Eğitim Bakanı Hikmet (Batur) bulunduğu belirtilen o yazıda, Atatürk ile Dr. Mim. Kemal Öke arasında masonluk konusunda bir tartışma geçtiği ve Atatürk'ün masonluğun ilkelerinin Halk Partisi'nin ilkesine tıpatıp uyduğu yolundaki sözler üzerine;"O halde masonluğun hikmet-i vücudu yoktur" dediği, M. Kemal'in ise bunun üzerine masonluğun uluslararası niteliğinden söz ettiği ve Mustafa Kemal'den; "Ben bu cemiyete girmem. Ben başkalarının yaptığı prensiplere göre değil ancak kendi prensiplerime uyarım" yanıtını aldığı, Mim Kemal'i susturduğu ileri sürülmektedir. Bizde masonluk siyasal olaylarda ne kadar etkilidir? Bunu bilmeye olanak yoktur. Cumhuriyet öncesinde "ittihatçı" diye bilinen askeri ve sivil siyasetçiler arasında çok yaygın olan masonluk, mason localarının, 1948 yılında yeniden açıldıktan sonra siyasetler arasında, büyük üstadlığa, Adnan Menderes'in Başbakanlık Müsteşarı ve o zamanki adıyla "Milli Emniyet" Başkanlığı yapan Ahmet Salih Korur aracılığı ile yayılmıştır. 1960 yılında bir ihtilal ile devrilen ve 1986'da generallerin ve harp okulu öğrencilerinin tabutunun başında nöbet tuttukları bir devlet töreni ile gömülen eski Cumhurbaşkanlarından Celâl Bayar'ın da eski bir mason olduğu biliniyor. Günümüzün ünlü "hürriyet kahramanı" Süleyman Demirel'in Ankara'da "Bilgi Locası"nın "43 sıra 48 matrıkul numarası"nda bulunan kaydı, az kalsın, bu Türk büyüğüne siyaset kapılarını kapatıyordu. Neyse Demirel'in imdadına "büyük üstat Necdet Egeran" yetişti. Egeran, Demirel'e "mason olmadığını" bildiren bir yazı verdi. Demirel, AP Genel Başkanı seçildiği kongrede bu yazıyı göstererek "mason olmadığını" ileri sürdü. Bu "sahte belge olayı" masonlar arasında sonradan büyük çatışmalara yol açtı. Bu örnekler, mason örgütlerinin siyasete ne ölçüde karıştıklarını, devlet katında nasıl etkinlik sağlamaya çalıştıklarını gösteriyor. Batı'daki her ülkede mason örgütleri var. Demokratik bir ülkede, Marksist partiler de, dinsel örgütler de, mason dernekleri de kurulabilir. Benim yadırgadığım nokta, koca koca adamların "Ankara vadisindeki geometrik noktada yapılacak çalışma" gibi çocukça yazışmalar yapabilmeleri ve yine çocukça törenler düzenleyebilmeleridir. Herhalde, toplumda elde ettikleri bunca ayrıcalık ve etkinlik, bu komik ve çocukça yazışmalara ve törenlere katlanmaya değiyor diye düşünüyorlar. Düşünüyorlar ki, vadiydi, geometrik noktaydı, hariciydi gibi "gizli örgüt kodları" ile yazışıp buluşuyorlar. - Ankara vadisindeki geometrik nokta... Bu gizlilik niye?
Tahmini Okuma Süresi: 14 sa. 30 dk.Sayfa Sayısı: 512Basım Tarihi: Eylül 2004İlk Yayın Tarihi: 1988Yayınevi: Derin Yayınları
ISBN: 9789756463406Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 29.3
Erkek% 70.7
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

İlhami Soysal
İlhami SoysalYazar · 6 kitap
İlhami Soysal (4 Nisan 1928, Karadeniz Ereğlisi, Zonguldak - 20 Eylül 1992, Ayvalık, Balıkesir), Türk gazeteci, yazar. Bursa Erkek Lisesi, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okudu. Gazetecilik yaptı. Gazetelerin Ankara temsilciliğinde, Gazeteciler Sendikası ve Cemiyeti'nin başkanlığında bulundu. Mustafa Ertekiner'in başkanlığındaki,kurucu mecliste basın temsilcisiydi. Akşam gazetesi Ankara temsilcisiyken yazdığı yazılardan ötürü güpegündüz kaçırılıp dövüldükten sonra ıssız bir yere atılmıştır. Bursa Ant, Pazar Postası, Son Havadis, Türk-İş, Akis, Vatan, Sosyal Adalet, İmece, Yön, Türk Solu, Kim, Devrim, Güney, Seçilmiş Hikayeler, Dost, Akşam, Yeni Ortam, Milliyet gazete ve dergilerinde siyasi ve edebi yazıları yayınlandı. Ayvalık'ta geçirdiği trafik kazası sonucunda 20 Eylül 1992'de vefat etmiştir.