Efrasiyab'ın Hikayeleri

İhsan Oktay Anar

En Eski Efrasiyab'ın Hikayeleri Gönderileri

En Eski Efrasiyab'ın Hikayeleri kitaplarını, en eski Efrasiyab'ın Hikayeleri sözleri ve alıntılarını, en eski Efrasiyab'ın Hikayeleri yazarlarını, en eski Efrasiyab'ın Hikayeleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
245 syf.
8/10 puan verdi
Bazen uzun yorucu esrarengiz hikayeler, bazen kısa ama insanı afallatan düşünmeye zorlayan düşündükçe de yüzünde bilgiç bir tebessüm oluşturan çok değişik bir kitap. İhsan Oktay Anar'ın o kendine özgü uslubuyla zaman zaman insanı gülmekten kıracak kadar komik. Sonu her zamanki gibi mükemmel bağlanmış bir eser.
Efrasiyab'ın Hikayeleri
Efrasiyab'ın Hikayeleriİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20185,4bin okunma
245 syf.
8/10 puan verdi
Beni çok etkileyen bir yazar olmuştur. Benim yorumum objektif olmaz kanımca. Yazmama kararı aldı lakin bir kitap daha yazsa ve bu fünyanın en kötü kitabı olsa ben yine alıp okurum.
Efrasiyab'ın Hikayeleri
Efrasiyab'ın Hikayeleriİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20185,4bin okunma
Reklam
Anadolu köylerinde gecelerin, özellikle çocuklar için çok uzun, çok zevkli ve biraz "ürpertici"geçmesinin sebeplerinden biri, dedelerin ve ninelerin anlattığı şu cinli perili masallardı.
Benim dünyada tattığım en büyük lezzet, hayat değil insanlık! Her zaman olduğu gibi şimdi de, yaşıyor olmanın değil, insan olmanın zevkini çıkarıyorum.
Sayfa 137Kitabı okudu
245 syf.
6/10 puan verdi
·
38 günde okudu
Nihayet bitti. Bu kitabı okumak uzun sürdü. Birbirinden bağımsız hikayelerden oluşuyor. Yazarın daha önce okuduğum kitaplarıyla kıyasladığımda bu kitabını çok zevkle okuyamadım.
Efrasiyab'ın Hikayeleri
Efrasiyab'ın Hikayeleriİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20185,4bin okunma
Reklam
''Şu anda ölü bedeninde bir damla kan yoktu belki; ama o kana değil, ışığa ve hayata susamıştı.''
Sayfa 35 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Bunun üzerine ölüm, ihtiyara şöyle cevap verdi: - "Her insan ancak bilmediği şeyden korkar. Korkusunu yenmek için bilmek ister. Fakat bilmesi için araması gerekir. İşte, din de bu arayış değil midir? Bununla birlikte, eğer insan bir şeyi arıyorsa, onu bulmuş ve ona kavuşmuş da değildir. Kavuşamadığı şeye erişmek için can atar. Eh! Bu da aşktır işte! Kısacası, yolumuzu şaşırmış değiliz. Korkudan arayışa, arayıştan ise aşka geçtik. Hikayeleri anlatırken, elimizde olmadan seçtiğimiz üsluba bakılırsa, daha önce geçtiğimiz yerlerden tekrar geçmiş bulunduğumuz kesin. Çünkü bu üç duyguya da aşina görünüyoruz. Ne korku, ne arayış, ne de aşk bizi şaşırtıyor. Bu duygular, gönlümüzde çoktan dinmiş fırtınalar gibi. Benim için bu durum fazlasıyla alelade. Ama senin için fevkalade gözüküyor. Arayış bitince, aranan şey artık bir kez bulunduğu için, korku da aşk da biter." İhtiyar ise, cevabı hemen yapıştırdı: - "İşte o zaman meşk başlar!" Ölüm bozulmuştu. Çünkü ona göre bir ruhu kasıp kavuran fırtınanın dinmesi, duygusuzluk ve kayıtsızlıkla sonuçlanırdı. Bu yetmiyormuş gibi ihtiyar, bir de sözlerine şunu ekledi: - "Zaten cennet de budur!" Sanki beklemediği bir şey daha işiten Ölüm'ün dikkatle baktığı ihtiyar, şu son sözü de söylemeden edemedi: - ".... ve gülümseyen herkes cennete bakıyor demektir."
Sayfa 204 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Kimse bu işi tek başına yapmaya kalkmaz, muhakkak surette bir suç ortağı arardı. Artık bu, insan ruhunda tecelli eden nasıl bir hassaysa, mutlak bir yalnızlık içinde aynı cezayı çekmek talebelere ölüm gibi gelir, suçu ve heyecanı, dolayısıyla muhtemel bir cezayı paylaşmaları için arkadaşlarına bir yalvarmadıkları kalırdı. Sonuçta, hafta sonu iki kafadar ilk fırsatta okul duvarını aşar, bir koşu köye varıp cıgara kağıdı ve en iyisinden tütün alırlar, yine yanı yoldan okula dönerlerdi.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.