Dostoyevskiy,
22 Aralık 1848 günü kurşuna dizilmek üzere çıkarıldığı meydanda, infazı izlemek için o ayazda toplanmış insanların karşısında insan olma durumunun son noktasına adım attığı an bağışlandığını duymuş, hayata içinde kapanmak bilmeyen bir yarayla döneli beri, Gelecek yalnızca bir belirsizlik çölü hali almıştı kafasında. İnançtan çok şüpheyle beslenmişken, bu bağışlanmanın ardından safkan bir inanç adamına dönüşmesi beklenmez miydi, tam tersine, şüpheleri koyulaşmıştı.
"Ünlü bir insan, hakkındaki yanlış anlamaların toplamıdır."
Karamsar yaşam felsefem, ünlü ünsüz her kişinin arkasından bu cümlenin kurulabileceği görüşüne beni taşıyalı yıllar oldu. Sınadım arada, uyguladım ve tarttım - birşey değişmedi.