Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eşeğin Fikri - Her Türkün El Kitabı

Ferhan Şensoy

Eşeğin Fikri - Her Türkün El Kitabı Gönderileri

Eşeğin Fikri - Her Türkün El Kitabı kitaplarını, Eşeğin Fikri - Her Türkün El Kitabı sözleri ve alıntılarını, Eşeğin Fikri - Her Türkün El Kitabı yazarlarını, Eşeğin Fikri - Her Türkün El Kitabı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
- Ben kimim ulan? cümlesi; - Sen kimsin ulan? cümlesi kadar kullanılmaz.
Yazı çok sıcak, kışı gayet soğuk buluruz. Dört mevsim bahar olsa, yazı ve kışı özleriz. Dört mevsimin bahar olması zaten Vivaldi'ye ayıp olur! Hangi koşul ve konuma koyulursa koyulsun bitmiyor insan denen garip hayvanın şikâyetleri. Yaratılıştan beri içimizde var olan doğal endişelerden mi kaynaklanıyor bu? Belki de kendimizi çok fazla sevmemizden. Olamadığımız yerde olduğumuz zaman mutlu olacağımıza inandırmışız kendimizi.
Reklam
Konumumuzdan ve bulunduğumuz yerden huzursuzuz. Bu genel karamsarlığın ruhumuzda fink atarak beynimizi dürtüklemesi sonucu, sürekli birine ya da bir şeylere isyan halindeyiz. - Ne biçim bir millet bu! - Bizimki de hayat mı!
Mesleğin dürttüğü zirvesel endişe, ki gâvurlar buna "kariyer" diyorlar, çocuklarda bulunmuyor. Hepimizin çok merak ettiği büyüyünce ne olacağı konusu sorulduğunda, çocuk dudak büküyor. Kimi çocuklar; - İlle bir şey olmak şart mı? diyorlar. Sen inek gibi bakakalıyorsun.
Eğitim Nasıl Olmamalı?
Eğitimini sıkı tutalım, her şeyi hemen öğrensin diye, çocuğu bir eğitim kazanında fokur fokur kaynatmanın da sonuçları çok olumlu olmuyor. Hem gitar, hem ingilizce, hem dans, hem spor, hem sanat, hem bilgisayar, hem satranç, hem sanskritçe, biraz fransızca, az biraz zooloji öğrensin diye, çocuğa dört bir yandan yükleme yaptığınızda, çocuk hafif sersemleyerek, giderek sendeteyerek ve ebeveynini çok şaşırtarak, şizofren olabiliyor.
Yanlış bir yerde, yanlış bir zamanda, yanlış biriyle bulunuyorsan, başına doğru dürüst bir iş gelme olasılığı yoktur. İki yanlış bir doğruyu götürse de, üç yanlış su götürmez.
Reklam
Menderes'in asılmasını hiç hoş karşılamayan Demirel, Deniz Gezmiş'in asılmasını memleket için hayırlı bulmuştur. Kendisine bu sorular sorulduğunda da; - Bakın ben size bir şey söyliiim mi, diye girizgahladığı demagog ve dermojen tiradlarayla konuyu saha dışına, kıtalar ötesine ve oradan uzaya fırlatmış, soruyu soranı sorusunu unutur hale getirmiştir. Kendisi bu durumun uzmanıdır.
Okulda tarih dersleri çok sıkıcı ve renksiz olarak anlatıldığından, Baltacı Mehmet Paşa'yla, Rus Çariçesi arasında çadırda geçen o gece, okul tarih kitaplarında bir televole ayrıntıcılığıyla anlatılmadığından, biz tarih sevmiyoruz ve kendi tarihimizi bilmiyoruz. Bu yüzden geri dönüp bakamıyoruz, bugünü tarihi sorgulayarak değerlendiremiyoruz ve olanı biteni tam algılayamıyoruz...
- Nereden nereye geldik? sorusu da, biz türklerin pek kendine sormadığı bir soru.
Boşanmak, evlenmek kadar kolay değil! Hele internetten tanışıp evlenenlerde, çok daha fena oluyor bu durum.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.