Mihail Gorbaçov, Sovyetler Birliği'nin başına geçtiği 1985 yılında, az zamanda çok iş başarması gerektiğini düşünüyordu hiç kuşkusuz. Ancak perestroyka ve glasnostla yola koyulan tarım ve hukuk uzmanı Gorbaçov, altı yıl gibi kısa bir süre içinde koca bir dünya imparatorluğunu paramparça edeceğini tahmin edememişti.Pandora'nın kutusu gibi, Gorbaçov da, kendi kutusunu bir kez açıktan sonra içinden neler çıkacağını , olayların nasıl gelişeceğini bilemezdi. Ekonomik durumun sandığından daha kötü, cumhuriyetlerdeki milliyetçilik duygularının sandığından daha kötü, cumhuriyetlerdeki milliyetçilik duygularının sandığından çok daha güçlü olduğunu bilmiyordu çünkü. Uzun süredir bozuk olan bir sistemi düzelteceğini duyurduğunda ve bu yönde önemli ama ihtiyatlı adımlar atmaya başladığında, toplumun azla yetinmeyeceğini, her şeyi hemen iseteyeceğini gösteren tarihsel örneklere 1991'de, Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla bir yenisi eklendi.Bu kitap, Gorbaçov'un çocukluğunu, gençliğini ve Sovyet siyasal sisteminin basamaklarında yükselişini inceledikten sonra, giriştiği ve girişmediği reformları, güçlü ve zayıf yönlerini; değişen toplumsal ve evrensel atmosfer bağlamında ele alarak değerlendiriyor. Post-Gorbaçov döneminden geriye bakıp, bu altı yıl içinde neler olduğunu, bunları hangi etmenlerin nasıl hazırladığını gözler önüne seriyor.