Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Görünmeyen Diktatör

Kolektif

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Durkheim, günümüz batı toplu­munda intihara yatkınlığın, hep Mill'in «özgürlük» de­diği şeye bağlı olan iki şartlanma türüyle birlikte görül­düğünü keşfetmiştir. Geleneksel ve grup değerleri bas­kılarının gevşemesi, bazı kişilerde bir kuralsızlık, istek ve tutkuların alabildiğine boş bırakılması durumu yara­tır. Ben'in erişmek için çabalayacağı tatmin miktarının gerçek hiçbir sınırı olamayacağı için, Ben kendisini son­suz ve hayal kırıcı bir zevk avında boğulmuş olarak gö­rür. Somut evrenin sonsuzluğu içinde birey için top­lumsal ya da öznel hiçbir sınır olmadığından birey dol­durmaya çalıştığı vakum içinde erir gider. İç sınırların böylesine eksik oluşu, bireyin gücünü ve kişisel örgü­tünü dayanılmaz bir ölçüde aşarsa, intihar durumu ko­laylıkla ortaya çıkabilir.
Eflatun «devlette», bir şeyin erdemi, o şeyin ken­dine özgü görevini yerine getirmesini sağlayan durum ya da niteliktir, der. Bıçağın erdemi keskinliği, bir koşu atının erdemi de hızıdır. Aynı şekilde bilgelik, cesaret, ölçülülük ve hakseverlik erdemleri de insan ruhunun «meziyetleridir» ve insanın yapmak zorunda olduğu şe­yi -yani yaşamayı- iyi yapmasını sağlarlar.
Reklam
[..] çoğulcu demokraside parola《herkese söz hakkı》değil,《her meşru gruba kendi payı》dır.
Yığınların deste­ğini harekete geçirmeyen örgütlenmiş bir zorbalık yok­tur denemez; önemli olan soru, hangi gruplar ve ku­rumlar adına, çıkarına bu tür bir zorbalık serbest bıra­kılmıştır sorusudur.
Tarih yargıyı düzeltir -ama çok geç! Düzeltmenin kurbanlarına bir yararı dokunmaz. Dokunmadığı gibi cellatları da《beraat ettirmez》.
Durkheim'a göre insanın durumu acıklıdır. Birey ucu bucağı olmayan açıklık bir yere konmuştur ve durmadan kaybolan bir güven aramaya, değerlere hiç aldırmayan bir boşluğu anlamla doldurmaya mahkum edilmiştir. İnsanların tek umudu birbirinin yanına çömelip, hep birlikte kişiliksiz doğanın veremediği, bütünlüğü, bağlantısı olan bir dünya yaratmaktır. Herbirimiz toplumun öbür bireylerinde kendi yansımamızı görürüz ve ancak hep birlikte duvarların dışındaki gerçeği bir süre için unutmayı başarırız.
Sayfa 37 - Ararat YayıneviKitabı okudu
Reklam
Vatandaşları yerleşmiş oldukları yere bağlayan gelenek ve duygu gibi doğal zincirler, çeşitli devletlerin egemen otoritenin görevlerini yerine getirmelerine izin verilmesiyle, gücün paylaşılması sonucu, büsbütün kuvvetlendirilmişlerdir. Bu paylaşma ise çeşitli devletlere, egemen otoritenin görevlerini yapma izninin verilmesinden doğmuştur. Bu yüzden bireyin federal devletlerin hükümetiyle ilişki kurması ta başından -kuramsal alanda bile- dolaylı ve araya giren kurumlar yoluyla olmaktadır.
Sayfa 13 - Ararat YayıneviKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.