Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Günümüz İdeolojisinden Kesitler

Slavoj Zizek

Günümüz İdeolojisinden Kesitler Gönderileri

Günümüz İdeolojisinden Kesitler kitaplarını, Günümüz İdeolojisinden Kesitler sözleri ve alıntılarını, Günümüz İdeolojisinden Kesitler yazarlarını, Günümüz İdeolojisinden Kesitler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cinsel kısıtlar dayatmak, cinsel teması engellemek üzere baskı yapar; fakat yüzeydeki bu görünümün altındaki esas buyruğu şudur: "Hadi onu yap, tadını çıkar! Senin tam da sana yapmam yasakladığım şeyi yapmam istiyorum!" Diğer bir deyişle, yasağı çiğnersen suçlusundur, ama yasağa uyarsan daha da suçlusundur (süperego paradoksu budur işte: Onun talimatına ne kadar çok uyarsan, o kadar çok suçlu olursun).
Alain Badiou bugün dört temel toplumsal-siyasal yönelimin olduğunu öne sürmüştür ve bunların bir başka Greimasçı göstergesel kare oluşturduğu rahatlıkla görülebilir: (1) saf liberal küresel kapitalizm; (2) onun yumuşak Refah Devleti versiyonu (kapitalizmi kabul ederiz, ama sağlık hizmetini, eğitimi, yoksullarla dayanışmayı, vb.'yi güvence altına alacak şekilde düzenlenmesi şartıyla); (3) düpedüz gerici köktenci anti-kapitalizm; (4) radikal özgürleşmeci hareketler.
Reklam
Bu noktada şu hipotez ileri sürülebilir: Korku filmleri vampirler ve zombiler arasındaki fark kisvesinde sınıf farkını kayda geçirir. Vampirler edepli, incelikli, aristokratik kişilerdir ve normal insanların arasında yaşar; zombiler ise hödük, uyuşuk, pistir ve dışlanmışların ilkel isyanında olduğu gibi, dışarıdan saldırır.
Kapitalist aşırılıklar üzerine kurulmuş bu iç, her şeyi belirler: "Modern Çağın temel olgusu dünyanın güneşin etrafında dönmesi değil, paranın dünyanın etrafında dönmesiydi."
Bugün devlet mekanizmaları taşlaşmış ve halkın yakıcı taleplerine karşı duyarsızlaşmış olduğundan, demokrasinin ancak aşağıdan yukarıya doğru, yerel toplulukların taban seviyesinden hareketle tazelebileceğini sıkça işitiyoruz; gelgelelim bugün karşımıza çıkan sorunlar küresel, devletten-büyük örgütlenmeler ve faaliyet biçimleri de gerektiriyor- o eski güzel ulus devlet hem fazla büyük hem de fazla küçüktür.
Reklam
İşte Çinli yurttaşlar ve batının liberal ülkelerin özgür yurttaşları olan bizler arasındaki fark budur belki de: Çinli insan fareleri kontrol edildiklerinin en azından farkındadır, bizler ise hareketlerimizin nasıl denetlendiğinin farkında bile olmadan oradan oraya dolanan aptal fareleriz...
Mayıs 2002'de, New York Üniversitesi'ndeki bilimcilerin temel sinyalleri bir farenin beynine iletebilen, böylece bilimcilerin (tıpkı uzaktan kumandalı bir oyuncak arabada olduğu gibi) bir yönlendirme mekanizmasıyla farenin hareketlerini kontrol edebilmesini sağlayan bir bilgisayar çipini iliştirmiş olduğu haberi çıkmıştı. Tarihte ilk kez, canlı bir hayvan failinin "irade"si, yapacağı hareketlere dair "kendiliğinden" kararları dış bir makine tarafından devralınmıştı. Buradaki büyük felsefi soru şudur elbette: Dışarıdan verilen kararlarla gerçekleşen bu hareketleri talihsiz fare nasıl "deneyimlemişti"? Onları kendiliğinden hareketler olarak "deneyimlemeye" devam mı etmişti (başka bir deyişle, kendi hareketlerinin yönlendirildiğinden büsbütün habersiz miydi), yoksa "bir şeyde sorun olduğu"nun ayırdında mıydı?
Devamlı zoraki "özgür tercih" bombardımanına tutulan, almaya genelde doğru düzgün ehil bile olmadığımız (veya hakkında yeteri kadar malumatımız olmayan) kararlar almaya zorlanan bizler, özgürlüğümüzü günden güne katlanılmaz bir endişeye sebep olan bir yük gibi deneyimleriz. Bu kısır döngüyü tek başımıza, tecrit halinde bireyler olarak kıramayız, çünkü ne kadar özgürce eylersek sistemin o kadar çok kölesi oluruz; hal böyle olunca, sahte özgürlüğün bu "dogmatik uyku"sundan dışarıdan, bir Efendi figürünün dürtüklemesiyle "uyandırılmamız'' gerekir.
121 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.