Hakikat İncinmesin ~ Fatma Barbarosoğlu
Sadece bir iki satır okuyup şöyle bir göz atıp sonraya bırakacaktım ki olmadı...
Bilge'nin anlattıkları o kadar hoş, keyifli ve komik gelmişti ki yaa böyle babaanne mi olurmuş dedirten cinsten tabi. Bilge'nin aile hikayesi veya sırları (!), aile içi yaşanan suskunluklar, anlaşılma-
Fatma Barbarosoğlu'nun bu kitabı muazzamdı.
Yazarın en son okuduğum eseri de bir romandı, ancak çok da sevememiştim.
"Hakikat İncinmesin" yazarın kaleminin raslantı olmadığını, ve gerçekten çok iyi yazabildiğini gösteriyor. Müberra ve Evren Hanım akıldan çıkacak gibi değil. Çok emek verilmiş, çok "yazılmış", üzerine kimbilir ne kadar duygu ve düşünce üretilmiş, beslenmiş karakterler bunlar. Yazarın sadelikle el ele giden betimleyici ve lâkin asla zorlayıcı olmayan üslûbu kitabın değerini artırıyor; kitap çok fazla sayıda yerde tadından yenmeyecek bir lezzete ulaşıyor. Bu tadı yazarın çok seneler önce okuduğum hikâye kitaplarından hatırlıyorum. Bu tadın azalmamış olmasına sevindim, kendi adıma.
Kitabı sevmemde yazarın sürprizli kurgusu da etkili oldu diyebilirim. Bilge'nin konuştuğu ilk bölüm ve bu bölümün içeriği hakkında Müberra'nın konuştuğu ikinci bölümde öğrendiklerimiz hem ilk bölüm hakkında düşüncelerimizi değiştiriyor, hem de merak ettiriyor. Üçüncü bölümde Naciye hanım'ın bu sefer kaydedilmiş sesi, son bölümde ise bambaşka bir finalle Evren hanım...bunların hepsi, detaylı, etkileyici iç dünyalar, yazarın kurgu tercihleri; kıymetli ve lezzetli üslûbu ile kitabın gerçekten değerli bir çalışma olduğunu kanıtlıyor.
Fatma Barbarosoğlu'nun kitabı okunmayı, zaman verilmeyi, tadı alınmayı hak ediyor. Kesinlikle öneririm.
Hakikat İncinmesinFatma Barbarosoğlu · Profil Kitap Yayınları · 2020277 okunma
"Hepimizin bir kaderi vardır. Kaderimizden payımıza düşen kederimiz vardır. Bu hayatta huzurlu olanlar kimlerdir biliyor musun Müberra? Kederine zevk katanlar. Köksüzlüğünü yenmen için sana bir şey söyleyemem. İnsan yabancısı olduğu konularda susmasını ve durmasını bilmeli. Hiç hissetmediği duygular için beyhude kelimeleri dizmemeli, muhatabının acısını teselli niyetine deşmemeli. Ben çok zorda kaldığım zamanlar muhatabıma, dünyada senin yerinde olmak isteyen milyonlarca insan var derim. Şimdi sana bunu söyleyemiyorum. Ana babasının kim olduğunu bilmeden yaşayan birinin yerinde olmak isteyen var mıdır? Belki vardır. Ana babasının yükünü fazlasıyla çekenler..."