Verir zavallı memleket, verir ne varsa: mâlini
Vücûdunu, hayâtını, ümidini, hayâlini
Bütün ferâğ-ı hâlini, olanca şevk-ı bâlini.
Hemen yutun düşünmeyin harâmını, helâlini...
Yiyin efendiler yiyin, bu hân-ı iştihâ sizin,
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!