Kişisel gelişim kitaplarının çok önemli olduğunu, herkesin kişisel gelişim kitapları yazmaması, her bu türde yazılan eserlerin okunmaması gerektiğini düşünüyorum.
Kişisel gelişim çok okumuyorum. Okuduğumda da bu konuda çok seçici olmaya çalışıyorum aslında. Maalesef bu kitapta bunu başaramamışım. Benim aldığım ya da içeriğini bildiğim bir kitap değildi. Spontane gelişti yani her şey. Neyse, okumaya başladım dedim ben "Sen 17 Yaşımsın" falan mı okuyorum. Bu özlü, afilli cümleler de ne böyle?!
Kitaba kötü demeyeceğim çünkü bazı yerlerinde araştırılmış ve bize aktarılmış bilgiler mevcuttu. Benim için yavan bir kitaptı. Çünkü inanın bana kıssadan hisse hikayelerin beni etkilemeyi bırakması çok oldu.
Yazar samimi bir dil kullanmış, evet, puntolar büyük, sayfa sayısı çok değil. Yeni okumaya başlayanlar için ideal kitap gibi duruyor.
Şunu buraya yazmadan yazımı bitiremeyeceğim: Bu kitap benim için yavan bir kitap olabilir lakin içinde okuduğum bir bölüm var ki... Nasıl desem okurken ağladım ve benim için bir ilkti. Beni öyle bir etkiledi ki! Okuduğum yazı bir alıntı. Kızılderili bir şefin Amerikan başkanına yazdığı bir mektup. Belki çoğunuz biliyor ya da ilk defa duydu benden. Bu kitabın bana kattığı tek şey, en güzel şey, en etkili şey o mektuptu. Ve ben bu yüzden bile yazara bu yüzden teşekkür edebilirim.
Bu kitabı o mektubu okumak için bile alabilirsiniz!