"Bazen gördüğün neyse odur. Gerçek sene karşı sahte sen yoktur. Gerçek benliğine karşı sahte benliğin yoktur. Sen kimsen osun, bir bütün olarak. Bütün duygu ve davranışların şu anki kimliğinin bir parçası. Bunu her yönüyle kabul etmediğin sürece kendine yalan söylemiş olursun. Kendinden kaçmış olursun. Belki kişiliğinin bazı yönlerinden hoşlanmıyorsun, az önce gördüklerinin bazı parçalarından hoşlanmıyorsun, ama sen onları değiştirene dek bunlar senin kişiliğinin çeşitli yönleri ve parçaları olacak. Kötü kısımların da senin bir parçan olduğunu kabul etmelisin, aksi takdirde asla değişemezsin. Az önce gördüğümüz sendin, öyle değil mi?"
Başımı sallayarak onayladım.
"O zaman bunu sahiplen. Şu anda hayatın böyle, bu şekilde gidiyor; şu anda sen busun. Yarın gerçekten böyle mi olmak istiyorsun ona karar ver."
"Hepimiz bir gün daha güçlü olmaya karar verdiğimiz bir aşamaya geliriz. Bu süreci başlattığımızda pek çok insan bilmeden, bizi korumak ya da bize yapıştırdıkları yaftaya göre yaşamamızı sağlamak için, ilerleyişimizi durdurur."