Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Herkese Lâzım Olan Îmân

Hâlid-i Bağdâdî

En Yeni Herkese Lâzım Olan Îmân Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Herkese Lâzım Olan Îmân sözleri ve alıntılarını, en yeni Herkese Lâzım Olan Îmân kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Muhammed aleyhisselâmın fazîletleri
Ömründe hiç esnemedi. Bütün Peygamberler de “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” böyle idi.
Sayfa 351 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
Meleklerin Âdem aleyhisselâma karşı secde etmeleri emr olunması, alnında Muhammed aleyhisselâmın nûru bulunduğu için idi.
Sayfa 349 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
Reklam
Mahlûklar içinde ilk olarak Muhammed aleyhisselâmın rûhu yaratılmıştır.
Sayfa 349 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
(Kur’ân-ı kerîmi kendi anlayışına göre terceme eden kâfir olur)
Lamartine, Muhammed “sallallahü aleyhi ve sellem” için, (Filozof, hatîb, Peygamber, kumandan, insan düşüncelerini sihrleyen, yeni hükmler koyan, mu’azzam bir islâm devleti kuran zât. İşte Muhammed “aleyhisselâm” budur. İnsanların büyüklüğünü ölçmek için kullanılan bütün mikyaslarla [ölçülerle] ölçülsün. Acabâ Ondan dahâ büyük bir insan var mıdır? Olamaz!) demekden kendini alamamışdır.
Sayfa 326 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
O zemânın Avrupasından bahs eden John W. Drapper gibi tarafsız bir târîhci, (Avrupanın ma’nevî inkişâfı) ismindeki eserinde şöyle demekdedir: (O zemânki Avrupalılar, temâmen barbardı. Hıristiyanlık onları barbarlıkdan kurtaramamışdı. Hıristiyan dîninin başaramadığını, islâm dîni başardı. İspanyaya gelen Arablar, evvelâ onlara yıkanmasını öğretdiler. Sonra, onların üzerindeki parça parça olmuş, bitlenmiş hayvan postlarını çıkararak, temiz, güzel elbiseler giydirdiler. Evler, konaklar, serâylar yapdılar. Onları okutdular. Üniversiteler kurdular. Hıristiyan târîhçiler, islâma karşı olan kinlerinden ötürü, bu hakîkati gizlemeğe çalışmakda, Avrupanın medeniyyetde müslimânlara ne kadar borçlu olduğunu bir dürlü i’tirâf edememekdedirler.)
Sayfa 326 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
Reklam
Ömer “radıyallahü anh”, Kudüse teşrîf etdi. Hıristiyanlar cizye vermeği kabûl ederek, Kudüsün anahtarlarını Ömer radıyallahü anha teslîm etdiler. Böylece kendi devletleri olan Bizansın ağır vergi ve işkencelerinden, eziyyet ve cefâlarından ve zulmlerinden kurtuldular. Çok kısa bir zemânda, düşman zan etdikleri müslimânlardaki, adâlet ve merhameti açıkca gördüler. İslâmiyyetin, iyilik ve merhameti emr eden, insanları dünyâ ve âhiret se’âdetine kavuşduran bir din olduğunu anladılar. En küçük bir zorlama ve korkutma olmadan bölük bölük, mahalle mahalle islâmiyyeti kabûl etdiler.
Sayfa 287 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
TENBÎH: Âdem aleyhisselâmdan bugüne kadar, her zemân, her yerde kötü insanlar iyilere saldırmışlardır. Allahü teâlâ her şeyi sebebler ile yaratmakdadır. Kötülerin cezâsını da, kötü insanlar vâsıtası ile vermekdedir. İşkence edenlere dünyâda da cezâlarını vermekdedir. Kötülerin yanı sıra, iyiler de azâb görmekdedir. Bunların ve harbde ölenlerin ve kazâda ölenlerin hepsi şehîddir. Dünyâda azâb çeken iyi, suçsuz müslimânlara âhıretde bol ni’metler verilecekdir. Âhıretde ni’mete kavuşmak için, îmân sâhibi olmak lâzım olduğu din kitâblarında yazılıdır. Bu kitâblar dünyânın her yerinde çok vardır. Bu kitâbları okuyup da inanmıyana kâfir denir. İslâmiyyeti işitmiyen kâfir olmaz. İşitince (Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullah) diyen ve buna inanan müslimân olur. Bunun ma’nâsı, (Herşeyi yaratan bir Allah vardır ve Muhammed aleyhisselâm Onun Resûlüdür)dür. Müslimân olan, Onun son Peygamberine tâbi’ olur. Birçok yerde, kâfirler, zâlimler, suçsuz müslimânları, kadınları, çocukları öldürmüşlerdir. Öldürülen müslimânlar, şehîd olur. Öldürülürken yapılan işkencelerin acısını duymaz. Ölürken, kabrde verilecek olan Cennet ni’metlerini görerek çok sevinir. Şehîdler ölürken hiç acı duymaz. Sevinir ve çok neş’elenir. Cennet ni’metlerine kavuşur. Hadîs-i şerîfde, (Müslimânların kabri Cennet bağçelerindendir.) buyuruldu.]
Sayfa 281 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
Müslimânlığı kabûl etmiş bir İngiliz olan Fellowes diyor ki; (Hıristiyanlığın birçok yanlış akîdelerini [inançlarını] düzeltmeğe kalkan Martin Luther, bilmiyordu ki, kendisinden tam 900 sene evvel Muhammed “aleyhissalâtü vesselâm” İslâmiyyeti neşr ederek, bütün bu kusûrları düzeltmişdir. Bunun için, İslâmiyyeti, hurâfelerden temâmen temizlenmiş nasrâniyyetin mütekâmil bir şekli olarak kabûl etmek ve Muhammed aleyhisselâmın son Peygamber olduğuna inanmak lâzımdır.)
Sayfa 150 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
Mûsâ aleyhisselâmdan başlıyarak Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâma kadar gelen üç büyük din, ya’nî Mûsevîlik, Îsevîlik ve İslâm dinleri, hep Allahü teâlânın bir olduğunu ve Allahü teâlânın Peygamberlerinin “aleyhimüssalevâtü vetteslîmât” bizim gibi bir insan olduğunu bildirmişdir.
Sayfa 150 - Hakikat KitabeviKitabı okudu
129 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.