Bir insanın îmânlı ölüp ölmiyeceği son nefesde belli olur. Bütün ömrü îmân ile geçip, son günlerinde îmânı giden,îmânsız ölen kimse, kıyâmetde îmânsızlar arasında olur. Îmân ile ölmek için, her gün düâ etmek lâzımdır.
İmâm-ı Gazâlî “rahime-hullahü teâlâ” rumca öğrenerek eski yunan felsefesini incelemiş, doğru bulmadığı yerlerini red etmişdir. Hârûnürreşîd “rahime-hullahü teâlâ” zemânında islâm ilmlerine karışdırılan felsefe, Montesquieu, Spinoza gibi filozoflara rehberlik etmiş, bunlar “Farabius” adını verdikleri Fârâbînin te’sîri altında kaldıklarını açıkça i’tirâf etmişlerdir.