"Kadınlar hayatında kısa bir süre konakladıkları zaman eşsiz bir tat verirler. Ama ne zaman ki o süreler uzuyor, işte o zaman adamın aklı tehlikede demektir."
Ne zamandır sabah akşam beraber oldukları düşünülünce hâlâ aynı arzuyla onu is- tediğine kendi bile inanamıyordu. Arna hâlâ doymamıştı ona, doyamazdı da.
Pencereden süzülen, insanı huzurla dolduran ay ışığı dışında oda kapkaranlıktı. Gözleri karanlığa alışana kadar diğer bütün duyuları alarma geçmişti. Yaklaştıkça koku- sunu burnunda hissediyor,
Ama..." Artık başka ama yoktu. Dudaklarının birbirini örttüğü, ruhlarının nihayet iç içe geçtiği her saniye mutlu- lukla dolup taşıyordu Roslynn. "Anthony... Benden vaz- geçmediğin için öyle mutluyum ki. Bütün kalbimle sana söz veriyorum ki bir daha asla öyle aptalca davranmayaca- ğım."
Anthony sevgi dolu gözlerle Roslynn'e baktı. Dudakla- rını yanağından ayırmadan kulağına yaklaştırdı. "İstediğin zaman, istediğin kadar aptal olabilirsin. Yeter ki beni sev- meyi asla bırakma."
"İstesem de bırakamam ki... Peki ya sen?"
"Asla bırakmayacağım, tüm ruhumla seveceğim seni."