Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İnsanımızı, Kur'an'la, Resulle, sahabeyle tanıştıramazsak; başkalarıyla tanışırlar; başkaları örnek olur onlara.
Kadını biyolojik, fizyolojik ve psikolojik yapısı itibariyle -bir anne olarak- lâyık olduğu makama oturtan inanç sistemi yalnız İslâm'dır. Kadını, erkeğin eğlence aleti haline getirip onun insanlığını, annelik şerefini, haysiyetini, namusunu elinden alarak bir eşya, bir hayvan veya köle haline getirmek midir kadına hakkını vermek?.. Rabbimiz, kadınların erkekler üzerinde; erkeklerin de kadınlar üzerinde haklarının bulunduğunu bildiriyor.
Reklam
Biraz uzun okurken vakti zayi etmez. Rabbim okuyup anlamayı nasip etsin.
İslami yönetimde "demokrasinin vazgeçilmez unsurları" kabul edilen partiler yoktur. Ne çok parti, ne de (komünizmde olduğu gibi) tek parti... Göreve talip olmak da yoktur. Hele ni- ce masraflar yapıp halkı kandırmak için propaganda da yok. Görev, emanet bilinir. Kim, hangi göreve layıksa; o görev, ona verilir. İnsanlar, iktidar yanlısıysa, illa da yönetenlerin her yaptıklarını alkışlamak; muhalif iseler, illa da her yaptıklarını kö- tülemek durumunda hissetmezler kendilerini. Yapılan adaletli, iyi ve güzel çalışmalar takdir görür; herkes destek verir. Yapılan yanlışlara da, muhalefet etmek, uyarıda bulunmak her vatandaşın doğal hakkı ve görevidir. İslami yönetim sisteminde de seçim var. Fakat bu, sayısal çoğunluğa dayanmaz. Herkesin oy kullanması da gerekmez. Aldatılmaya müsait, adayları yeterince tanımayan, elinde ki "evet" mührünü nereye, niçin basacağını bile bilmeyen, çok basit menfaatler peşinde koşan, hatta cahil ve aptal kimseleri oy kullanmaya mecbur tutmaz. Hele bunların oyları ile; çok akıllı, bilgin, siyasilerin ve halkın durumunu bilen, ülkesini ve dünyayı tanıyan, çalışkan bir kimsenin oyunu aynı terazinin kefelerine koymaz. On tane aptal ve cahilin kararını; dokuz akıllı, bilgili, kültürlü, düşünen ve işinin ehli olan insanın kararına tercih etmez.
Bezzar'dan kuvvetli senetle rivayet edilen bir hadiste Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Gaipten haber verdiğini söyleyen (kâhin, arraf; falcı, cinci, hoca... kim olursa olsun) birine varıp da, onun söylediklerini doğrulayan kimse, Muhammed'e gönderilen (Kur'an'ı) inkâr etmiş olur."
Hz. İsa, insanlara İslam'ı tebliğ ederken, dinleyenlerden biri sövüp duruyormuş. Havarilerinden biri dayanamayıp: "Ey İsa!" diyor, "o size sövüyor, siz ise karşılık vermiyor hâlâ tebliğe devam ediyorsunuz?" İsa (a.s.), cevap veriyor: "Herkes, torbasında bulunanı satar. Onun yanında o var. Bizim yanımızda bu...
Ve sonra sorulacaksınız o gün;(Allah’ın verdiği)nimetlerden.. Tekasür/8
Reklam
Mevkileri, makamları, Malı-mülkü, fiziki güzellikleri ölçü alanlar hep pişman oldular. Zamanın eskitemediği güzelliklere itibar edenlere ne mutlu! Dünyanın süsü, geçici güzellikleri ve zenginliği, Hakk'ın hizmetinde oldukça güzeldir.
Sayfa 13
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.