İ-Nesli
Jean M. Twengeİ-Nesli Gönderileri
İ-Nesli kitaplarını, İ-Nesli sözleri ve alıntılarını, İ-Nesli yazarlarını, İ-Nesli yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Güvensiz: Yeni Akıl Sağlığı Bunalımı
İnternetteki iyimserlik ve özgüven gerçek hayattaki derin kırılganlığı, hatta depresyonu gizliyor.
Bu da i-neslinin sosyal medyadaki öyküsü ve giderek hayatlarının öyküsüne dönüşüyor.
Sayfa 145Kitabı okuyor
Bakış açıları (yayıncılardan), değerleri Netflix, Twitter vb'den...
Çocukları ergenlik döneminde olan anne babalar akıllı telefonların sürekli kullanılmasının çocukların beyinlerini, duygularını ve ilişkilerini nasıl etkileyeceğini merak ediyor. Üniversite öğrencilerinin çoğunluğunu i-Nesli oluşturuyor artık, onlar da ülkenin dört bir yanındaki kampüslere değerleri, bakış açıları ve her daim yanlarında taşıdıkları akıllı telefonlarıyla geliyor.
Sayfa 39Kitabı okuyacak
i-Nesli nereye gidiyorsa ülke de oraya gidecek.
Sayfa 39Kitabı okuyacak
Kültürel değişim genellikle önce gençleri etkiler; sonra daha ileri yaşlara yayılır. Akıllı telefonlar ve sosyal medya bunun kusursuz bir örneği.
Sayfa 38Kitabı okuyacak
Bir kuşağın sorunlarını şu veya bu kuşağa yıkmak anlamsız.
Kuşaklar üzerine araştırma yaptığım için "Çocukları neden suçluyorsunuz? Anne babalarının (ya da 'Bebek Patlaması Nesli'nin' ya da 'X Nesli'nin') suçu değil mi bu?" sorusuyla sık karşılaşıyorum. Bu sorular iki yanlış varsayıma dayanıyor:
Birincisi, kuşaklar arası her değişimin olumsuz olduğu varsayılıyor; ikincisi, her bir değişimin saptanabilir bir tek nedeni (örneğin, anne babanın yetiştirme şekli) olduğu düşüncesine dayanıyor. İkisi de doğru değil. Kuşaklar arası değişimlerden bazıları olumlu, bazıları olumsuz, birçoğu da ikisi birden. İnsanlarda her şeyi iyi ya da kötü olarak sınıflandırma gibi doğal bir eğilim var, oysa kültürel değişim söz konusu olduğunda gri alanları ve ödünleri görmekte yarar var. Bir kuşaktan diğerine yaşanan değişikliklerin birçoğu olumlu, en azından nötr olduğu için hata ya da suçlama gibi sözcükleri kullanmanın bir anlamı yok. Üstelik, iyi olsun kötü olsun, söz konusu eğilimleri anlamaya çalışmak yerine kimi suçlayacağımızı düşünmekten üretken olamıyoruz. Ayrıca, kültürel değişiklikler bir değil, birden çok nedenden kaynaklanıyor; yalnızca anne babalar değil, teknoloji, medya, iş dünyası ve eğitim bir araya gelerek anne babalarımızın ve büyük anne babalarımızın yaşadığı dünyadan son derece farklı bir kültürü her yönüyle yaratıyor. Bu da ya hiç kimsenin hatası değil ya da herkesin hatası. Kültürler değişir, kuşaklar da kültürlerle birlikte değişir; önemli olan nokta bu. Hangi kuşağın daha kötü (ya da daha iyi) olduğuyla ilgili bir yarışma değil bu; kültür değişti ve hepimiz bunun bir parçasıyız.
Sayfa 36 - 37Kitabı okuyacak
Genel kanı çocukların önceki kuşaklardan daha hızlı büyüdüğü yönünde olsa da i-Nesli aslında daha yavaş büyüyor: 18 yaşındakiler, eskiye göre, 15 yaşındaymış gibi, 13 yaşındakiler 10 yaşındaymış gibi davranıyor. Ergenlik çağındakiler hiç olmadığı kadar güvende ama akıl sağlığı açısından daha kırılganlar.
Sayfa 23Kitabı okuyacak
Ortalama bir ergen, cep telefonunu günde en az seksen kez kontrol ediyor.
Sayfa 23Kitabı okuyacak
Evet, düşük gelirliler bile; dar gelirli ailelerden gelenler de kaynakları daha fazla olanlar kadar zaman geçiriyor internette -bu da akıllı telefonların bir etkisi.)
Sayfa 23Kitabı okuyacak
iPhone 2007 yılında ilk ortaya çıktığında i-Nesli'nin en yaşlı üyeleri ergenlik çağının başlarındaydı, 2010 yılında iPhone ortaya çıktığında ise liseye başlamışlardı. Bu aygıtların başındaki i harfi, 1995 yılında piyasaya sunulan internetin kısaltması. Bu kuşağa verilebilecek en uygun adlardan biri iPhone olabilir: 2015 sonbaharında yapılan bir pazar araştırması ABD'de yaşayan ergenlik çağındaki her üç gençten ikisinin iPhone'u olmak zorunda," diyor. "Apple ergenlik çağındakileri tekeline aldı gibi."
Akıllı telefonun ergenlik çağındakileri bütünüyle egemenliği altına alması, i-Nesli'nin yaşamında, toplumsal etkileşimden akıl sağlığına her alanda dalga dalga yayılan etkiler yarattı. İnterneti sürekli kullanabilen, her ân elinin altında tutan ilk kuşak bu. Akıllı telefonları Samsung, tabletleri Kindle olsa da bu gençlerin hepsi i-Nesli'nden.
Sayfa 22 - 23Kitabı okuyacak
Athena yazın büyük bir bölümünü odasında telefonuyla baş başa geçirdiğini söylüyor. "Âilemle zaman geçirmektense odamda telefonumla Netflix izliyorum. Yazın zamanımızın çoğunu böyle geçirdim, gerçek insanlardan çok telefonumla. Benim kuşağım böyle," diyor. "iPad'lerin, iPhone'ların olmadığı bir hayat yaşama şansımız olmadı bizim. Telefonlarımızı gerçek insanlardan daha çok seviyoruz galiba."
1995 ve sonrasında doğan, cep telefonlarıyla büyüyen, daha liseye başlamadan Instagram hesabı olan ve internet öncesini hatırlamayan i-Nesli böyle ortaya çıktı.
Sayfa 22Kitabı okuyacak
İlginçtir insanın bu zaafını bilen Anderson Cooper ve Ramsay Brown adlı nörobilimciler "Dopamine Labs" adlı bir şirket kurup dopamin salgılanmasını azami seviyeye çıkartacak bilgisayar programları yazıp Facebook ve App Store'a pazarlarlar. Amaç insan beynini tuzağa düşürüp (brain-hacking), yani aşırı ilgi çekip mümkün olduğunda fazla para kazanmaktır.
Sayfa 16 - 17Kitabı okuyacak
Bazı düşünce, duygu ve davranışlardan hoşlanma, haz alma demek, beyin merkezindeki belirli merkezlerin "dopamin" ve benzeri hormonları (aslında nörotransmitterleri) salgılaması demektir. İnternet üzerinden bize ulaşan verilerin bu kadar çekiciliği varsa, beynimiz daha fazla "dopamin" salgılıyor manasına gelir. Fakat insan yapısı gereği, sadece faydalı alışkanlıklar değil, sigara, esrar, alkol gibi zararlı olanlar da aklı mantığı yenerek haz ve keyif verirler. İnternet üzerinden ardı ardına gelen veri ve enformasyon akışı da merakımız tatmin olduğu için bizlere "dopamin duşu" yaşatır, bu sebeple bağımlı oluruz.
Sayfa 16Kitabı okuyacak
Bazı düşünce, duygu ve davranışlardan hoşlanma, haz alma demek, beyin merkezindeki belirli merkezlerin "dopamin" ve benzeri hormonları (aslında nörotransmitterleri) salgılaması demektir. İnternet üzerinden bize ulaşan verilerin bu kadar çekiciliği varsa, beynimiz daha fazla "dopamin" salgılıyor manasına gelir. Fakat insan yapısı gereği, sadece faydalı alışkanlıklar değil, sigara, esrar, alkol gibi zararlı olanlar da aklı mantığı yenerek haz ve keyif verirler. İnternet üzerinden ardı ardına gelen veri ve enformasyon akışı da merakımız tatmin olduğu için bizlere "dopamin duşu" yaşatır, bu sebeple bağımlı oluruz.
Sayfa 16Kitabı okuyacak
Yazar da Ben Nesli kitabında durumu şöyle ifade etmişti:
Gelişmekte olan ülkelerin de sırası gelecek, McDonald’s ve Coca Cola örneklerinde olduğu gibi, Amerikan bireyselciliği, dünyanın her köşesine yayılıyor. Son moda akımlar gelişen ülkeleri sarmaya devam ederse “Ben Nesli” yansımaları, çok yakında bütün dünyaya ulaşacak. Dünyadaki birçok ülkede çocuklar, Amerikan kültürüne maruz kaldıkları sürece, âilenin her şeyden önce geldiği fikrine isyan etmeye başlayacaklar.
Sayfa 8Kitabı okuyacak