İki Aşina
Samiha AyverdiEn Eski İki Aşina Sözleri ve Alıntıları
En Eski İki Aşina sözleri ve alıntılarını, en eski İki Aşina kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Yarın Kıyamet kopacağını bilsen yine de elindeki fidanı dik" diyen bir Peygamberin ümmeti ve ormanda ağaç kesmeye giden oduncunun çaputla baltasını örtecek kadar keseceği ve kesmeyeceği ağaçlara saygı göstermesini bilen bir milletin evlatları olarak da bilmem neden şehirlerimizi yeşillendirmekden korkuyoruz?
Sayfa 255 - Kubbealtı neşriyatı
Ey insan oğlu! Sakın ne geldiğin ne de gideceğin yeri unutmaya kalkışma. Dünya gibi şey de er yada geç değişecektir Ama,ezelde nasıl secdeye varmışsan, şimdi de karşısında onun olduğunu unutma ve secdeden de uzak kalma vesselam.
Sayfa 139 - KubbealtıKitabı okudu
Öyle ya... Bu dünyaya ayak basıp temel atanın karşısına bir gün, ayağına çelme takacak olan bir başkası çıkıp sahip olduklarını ele geçirmeyecek midir ? Ama o çelme takana da dünya yar olmayacak ve bir gün topladıklarını o da başkalarına devretmek zorunda kalacaktır.
Sayfa 27 - KubbealtıKitabı okudu
"Evet, kendisi için hazırlattığı o şâhâne mekânı, hiç beklemediği bir zamanda başkalarının kucakladığı görülmüş işlerden miydi? Ama, insan oğlu temizler, düzeltir, hazırlar, ancak, yuyup taradığı güzelliğe, başkalarının malı, mülkü olarak bakakalırken, çektiği elem, onu kendi malı olarak meydana getirirken tattığı zevki nasıl bir anda söndürmemiş olabilirdi?
Ne çâre ki bin ihtimam ile meydana getirip 'Benim mülküm, benim malım!' derken onu uzaktan seyredeceği bir dürbüne dahi sâhip olmayışı hazin bir nasip değil de ya nedir ki?"
Sayfa 23 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu
"Öyle ya... bu dünyâya ayak basıp temel atanın karşısına bir gün ayağına çelme takacak olan bir başkası çıkıp sâhip olduklarını ele geçirmeyecek midir? Ama o çelme takana da dünya yâr olmayacak ve bir gün topladıklarını o da başkalarına devretmek zorunda kalacaktır."
Sayfa 27 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu
"Neden Balta Limanı, öyle mi? Çünkü Fâtih Sultan Mehmed'in kaptan-ı deryâsı olan Baltaoğlu Süleyman Bey, İstanbul'un fethi esnâsında bu limanımsı bölgeyi üs olarak kullandığından târihin o müstesnâ sefer ve zaferine adı karışmış ve Rumeli Hisarı'nın bu kuytu köşesine adını yazdırarak, geçmişten bu yana uzanan bir köprü kurmuştur. Ama, kendi şahsî dert ve dâvâlarına dalmaktan vazgeçmeyen insan oğlu, o köprüden geçip mâzînin bir ucundan öteki ucuna atlayacak uyanıklılığı gösterecek yerde, kendi meselelerine dalarak, Baltaoğlu'nu da, târihin muhteşem mâcerâsını da düşünecek ferâseti gösterememektedir."
Sayfa 27 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu
"Koca bir devletin pâdişâhının bile âkıbeti olan mukadderâtın elinden kurtulamamış olduğu meydanda iken hiçbir fânîye yâr olmamış eşyâlara sahip olmanın kime ne gibi faydası olabilirdi?
Öyle ki, biz insanlar 'o yalan bu yalan, var sen de biraz oyalan,' diyen sesi duymamış olmaklığımızın çilesini bir türlü üstümüzden atmış değiliz."
Sayfa 34 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu
"Zavallı insan oğlunun bu yarış düşkünlüğü ne bitip tükenmez bir ruh hastalığı idi. Büyüklerde olsun, küçüklerde olsun hep, bu buydu. Şimdi bakıyorum, spor denen alışkanlık da cemiyette ya da milletler arasında bir yaklaşma, bir dostluk bağı bir muvâsalat yolu olmayıp, iki tarafın da birbirine: 'Ben senden kuvvetliyim', 'Hayır ben senden daha üstünüm!' dâvâsından ibâret boğuşu, şâhitler karşısında ispattan başka nedir ki? Hep: 'Ben' ve 'Ben kazanayım da sen ne olursan ol!' kaziyesi, dünya, dünya olalı beri sürüp giden bir mücadeleden başka neyle izah olunabilir?"
Sayfa 37 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu
"Dedikodu... Varları yok eden, baş kesen, evleri yıkan, ocakları söndüren, yalanla iftirânın gayrimeşrû veled-i zinâsı olan dedikodu..."
Sayfa 70 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu
"Allah'ın irâde ve emrinin hudutları içinde kalmaya mecbur ve mahkûm olduğumuzu ve bunun da kulluğumuzun gereği bulunduğunu acaba neden kabul edemiyoruz?"
Sayfa 139 - Kubbealtı Neşriyâtı, 2.baskı, 2006.Kitabı okudu